Ayasofya’nın müze olması hukuk dışıdır

İHDER (İmam-Hatip Dayanışma, Eğitim ve Rehberlik Derneği) tarafından organize edilen “Ayasofya’yı Anlamak” konulu panelde konuşan Prof.Dr. Sait Öztürk “Ayasofya ikinci başörtüsü meselesidir. Ufak bir idari düzenlemeyle yeniden camiye çevrilebilir” derken, Araştırmacı-Yazar Abdurrahman Dilipak’ta “Ayasofya’nın müze olması hukuk dışıdır” şeklinde konuştu.

İHDER’in öncülüğünde MAKDER, MTTB ve Hasbahçe Gazetesi başta olmak üzere birçok STK’ların katkılarıyla tertiplenen “Ayasofya’yı Anlamak” konulu panel, 01 Şubat 2014 Cumartesi günü Saat:19.00’da Üsküdar Belediyesi Bağlarbaşı Kültür Merkezinde gerçekleşti. Araştırmacı-Yazar Abdurrahman Dilipak ile Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Öztürk’ün konuşmacı olarak katıldığı panele, AK Parti Üsküdar İlçe Başkanı Sinan Aktaş, Milli Türk Talebe Birliği Başkanı İsmail Karayel, İHDER Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Ermiş, Filistin Dayanışma Derneği Başkanı Muhammed Muşeyniş, ÖNDER Yönetim Kurulu Üyesi Hikmet Şen, MAKDER Başkanı Hüseyin Akgül katıldı.

Mehmet Hanifi Pervane’nin Kuran tilaveti ile başlayan programda, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Mehteran Takımı’nın gösterisi geceye damgasını vurdu.

İHDER Yönetim Kurulu Başkanı Bilal Ermiş programın açılış konuşmasında, Ayasofya’nın camiye dönüştürülmeden tam bağımsızlıktan söz edilemeyeceğini dile getirdi.

Abdurrahman Dilipak, Ayasofya’nın müze olmasını kabul etmediklerini belirterek. Ayasofya’yı ibadethane olmaktan çıkarmaya ve minarelerini eksiltmeye çalışıyorlar. Buna asla izin vermeyiz. Minare yerine çan takacak değiliz. Diyanet, Ayasofya’nın cami statüsünde olduğunu, fiilen müzeye çevrildiğini belirtiyor. Ancak müze olması gerçek ve hukuk dışıdır” dedi. Ayasofya sorununun çözümünü Kudüs sorununun çözümüyle eşdeğer olduğunu ifade eden Dilipak, konu ile ilgili belirlediği çözüm yöntemini şu şekilde açıkladı: “Ayasofya, camiye çevrilerek içinde put ve benzeri haram nesneler olmaması şartıyla, namaz saatleri dışında her dinden insanın gelip ziyaret edebileceği, dua edebileceği bir yer olarak yeniden düzenlenebilir” diye konuştu. Bunu gerçekleştirmek için öncelikle Ayasofya’yı kucaklayacak bir ruh bütünlüğüne sahip olması gerektiğinin altını çizen Dilipak, hem siyasi, hem hukuki, hem de idari anlamda girişimlerde bulunulması gerektiğini önemle vurguladı.

Prof. Dr. Sait Öztürk ise 2014 yılında Ayasofya’nın camiye dönüştürülmesi konusunda umutlu olduğunu dile getirdi. Ayasofya meselesinin ülkemizdeki ikinci başörtü meselesi olduğunun altını çizen Öztürk: “Nasıl ki ufak bir idari düzenlemeyle başörtü sorunu ortadan kaldırıldıysa; Ayasofya da aynı süreçle camiye çevrilebilir” dedi. Konuyu hukukun öne çıkarmasına gerek olmadığının belirten Öztürk, siyasi iradenin uygun gördüğü takdirde TBMM’ye sunulmadan çözülebileceğini ifade etti.

Plaket Verildi

Panelin sonunda, İHDER adına, Abdurrahman Dilipak’a AK Parti Üsküdar İlçe Başkan Yardımcısı Sema Odabaş, ve Prof. Dr. Sait Öztürk’e Önder Yönetim Kurulu Üyesi Hikmet Şen tarafından birer plaket takdim edildi.

“1453’ün Mayıs’ında Osmanlı hakimiyetine geçtiğinde ilk Cuma Namazı Ayasofya’da kılınmıştır, 1500 yıl ibadet için kullanılmış ender yapılardan biridir. Fatih’in onu ele geçirmesiyle tüm dünya da ibadethane anlayışı değişmiştir. 1453 sonrası tüm Osmanlı Camii’leri hatta günümüzde ki tüm camiler Ayasofya gibidir. 1453 işte bu yüzden önemlidir. II. Mehmet işte bu yüzden Fatih’tir. Tüm dünya mimarisi Fatihle böyle değişmiştir ve değişmeye böyle devam edecektir.”

Tweetle

Paylaş

0 Paylaşımlar