İslam’da Kadın Hakları

İslam’da Kadın Hakları

Aziz okuyucularım maalesef çevremizde, basın-yayın ve sosyal medyada nice aile yıkımlarına şahit oluyoruz.

Yazarlarımız, kitap neşredenlerimiz Radyo ve TV programcılarımız bu hususa çok eğilmeli ve ailenin ayakta kalması için azami gayret sarf etmelidir. Çünkü aile ayakta kalırsa bir millet bir devlette ayakta kalır.

Kocanın karısına karşı görevleri, kadının kocasına karşı vazifeleri neler olmalıdır?

Dinimiz İslam, karı-koca hukukuna çok önem vermiştir. Bu konuya ayetlerde, hadislerde, İslam büyüklerinin tavsiyelerin de geniş yer verilmiştir. Bunlardan bir kaçı şöyledir:

Kocanın hem karısı, hem de çocukları için nafaka temin edip kazanması, onları aç ve çıplak bırakmaması, kadının haklarından biridir. Nitekim Cenab-ı Hak Bakara Suresinin 232.Ayetinde şöyle buyrulur. “Anaların yiyecek ve giyecekleri (barınmaları) örfe uygun biçimde çocuğun babasına aittir. Herkes ancak gücüne (mali yapısına) göre sorumluluk yüklenir. Resulullah (s.a.v.) Efendimizde bu konuda şöyle buyurmuştur; “Kadınlar hakkında Allah’tan korkun. Çünkü siz onları Allah’ın birer emaneti olarak aldınız. Onları Allah’ın sözüyle helal kıldınız. Onların sizin üzerinizdeki hakkı, örfe uygun olarak rızkı ve elbisesi (barınmaları) gerekmektedir.

Kadının haklarından biri de; kocanın ev işleri hususunda (geçim) karısıyla istişarede bulunmasıdır. Baş başa vermeyince taş yerinden oynamaz denilmiştir. Kocanın eşinin bir takım eksiklerine karşı gözünü yummasıdır. Hani derler ya; “Ayıpsız yar arayan yarsız kalır. Özellikle kusurlarını örtecek şekilde, güzelliği ve iyi yanları olduğunu da unutmamalıdır.

Kocanın örfe uygun hususlarda karısıyla hoş geçinip, onu kendisine hayat arkadaşı seçmesi ve ona nazik davranması, şefkatle nazik latifelerde bulunmasıdır. Karı koca muhabbetinin bir ibadet olduğunu unutmamalıdır. Nitekim büyüklerimiz: “Erkek baştır, kadın boyundur” der. Biliyoruz ki baş boynun üzerinde durur ve aileyi böyle yürütür.

Cenab-ı Hak bu konuda Nisa Suresi 18.Ayette şöyle buyurur “Kadınlarınızla iyi geçinin onlardan güzel yararlanın. Efendimiz (s.a.v.) bu ayetin ışığı altında “Sizin hayırlılarınız; ailesine çoluk çocuklarınız hayırlı olanlarınızdır. Ben de çoluk-çocuklarıma iyilikte sizin hayırlınızım” (İbn-i Mace) buyurmuştur.

Hz. Ömer (r.a.) bu konuda “Kişiye yakışan, çoluk-çocuğu arasında bir sabi (çocuk) gibi olmalıdır. Toplum içinde ise dirayetli bir adam tavrını takınmalıdır” demiştir.

Kadın haklarından biri de erkeğin ev işlerinde gerektiği zaman hanımına yardımcı olmasıdır. Ne yazık ki bunu bizim Anadolu insanına anlatamadık. Ekserisi kazak erkek olma çabasındadır. Hanımıyla iyi geçinen erkeklere de kılıbık diyorlar. Yanlış! “Onlara “kalbi ılık” erkek denir.

Hz.Aişe Sıddıka (R.Anha) validemize sorulduğunda; Resulullah (s.a.v.) ev işlerinde destek olur hatta hizmetçiye hizmetinde yardımcı olurdu.(Tabarani) cevabını verirdi.

Saydığımız hususları karı koca uygularsa ayrılık yerine yuvanın sıcaklığı sağlanmış olur. Böyle davranılırsa o ailede çocuklar da büyüğünce saygılı olur. Atalarımız “Kuş yavrusu yuvada gördüğünü yapar” demişlerdir.

Aziz okuyucularım şunu unutmamalıyız: Hz.Osman (r.a.) der ki; insan yaşadığı müddetçe onu iki şey takip eder. Biri ihtiyaçlar ikincisi sıkıntılardır. Biri biter diğeri başlar. Çünkü hepimizin hayatı engebelidir, virajlıdır, inişli ve çıkışlıdır. Hayatımızda güzel hava, yağmur, dolu, kar, rüzgâr, tipi, soğuk ve sıcak gibi devam eder.

Son olarak hanımlarımız, şu hususu hatırda tutmalıdır. Hanımlar ve çocukların istekleri olurken, babanın gücünün üzerinde istekte bulunmaları, hanımlar ve çocuklar için hak değildir.

Son Söz: Hakkımız varken aramamakta suçlardan bir suçtur.

Selam Hüda’ya tabi olanların üzerine olsun.

Muzaffer Coşkun

Tweetle

Paylaş

0 Paylaşımlar