logo

Sistem Günah Keçisi Olamaz

Sistem Günah Keçisi Olamaz

“SİSTEM” GÜNAH KEÇİSİ OLAMAZ
Ve Artık KEŞKE DEMEK İSTEMİYORUM


Cumhurbaşkanımızın hafta sonu özel bir televizyona verdiği demeçle ortalık karıştı. TEOG kalkmalıdır ve Milli Eğitim Bakanı bugün açıkladı “Bu sene TEOG sınavı yapılmayacak”

Eyvallah…

LGS, OGS, SBS ve ardından 2013 yılında (Ak Parti İktidarının 2. yılı) TEOG ‘la  liselere öğrenci yerleştirmesi yapılmıştır. Belki de (Bu benim düşüncem) on yıllardır liselere yerleştirme için uygulanan en adil, en uygulanabilir sistemin adı TEOG. Tabii ki artıları olduğu kadar eksikleri de ve iyileştirmeye açık yanları vardı.

2013 yılında ilk uygulandığında kademeli olarak 6, 7 ve 8. sınıflarda yapılacak diye planlandı.

Pekala; 2017/2018 eğitim öğretim yılı başladığında TEOG puanı esaslı yerleştirme sonucu 71.000 öğrenci niye açıkta kaldı!..

Ve yine en kolay olanı seçtik…

SİSTEM GÜNAH KEÇİSİ OLAMAZ

Kendi hatalarımızı, ihmallerimizi görmezden gelemeyiz!

Öğrenciler liselerin 9. sınıfına yerleştirilmez miydi!..
Liselerin kontenjanı mı yetersiz yoksa doğru kontenjan belirlenmedi mi!..
Kriz yönetilemez, önlem alınamaz mıydı!..

*En basit matematik hesabıyla (iki kere iki dört eder) Türkiye geneli 2016/2017 Eğitim öğretim yılı 8. sınıflardan  mezun olacak öğrencilerin sayısı belli iken ve 9. sınıfta sınıf tekrarı yapacak öğrenciler üç aşağı beş yukarı tahmin edilebilecekken 2017/2018 Eğitim öğretim yılı liselerin 9. sınıfları için öğrenci kontenjanı belirlenirken bu rakamlar dikkate alındı mı!..

*Bir önceki yıl 6, 7, 8 sınıf öğrenci kontenjanı var iken bu yıl 2, 3 sınıftan fazla öğrenci almayan ( 9. Sınıflar için) okullar hangi gerekçeyle öğrenci kontenjan belirlemesi yaptı!..

* Velevki öğrencilerin tamamı yerleştirilemedi. Çok basit bir hamleyle (ortaöğretim kurumları yönetmeliğinde yeri açık, valiliklerin yetkisinde) tüm anadolu liselerinin (zaten bütün liseler anadolu lisesi ) sınıf kontenjanları 40’a kadar yükseltilemez miydi!..

**Okullardaki boş kontenjanlara bir türlü anlam verilemezken “TEOG ilk yerleştirme ardından okulda boş kontenjan kalırsa en son yerleşen öğrencinin puanından 20 puan daha düşük öğrenciler bu okullara nakil için başvurabilecek.” (2013’ü hatırlarsak uygulama esaslarında var idi) maddesi neden uygulanmadı!..

Şimdi; TEOG kalktı, öğrenci istediği okula gidecek… diyerek, sudan başımızı çıkarıp bir anlık, bir nefes devşirdik…

Peki sonrası…

*Bu yıl yerleşemeyen 71.000 öğrencinin feryadına çözüm üretemezken, seneye 1.200.000’e yaklaşan öğrenciyi nasıl yerleştireceksiniz!

Hakkari’nin, Konya’nın, Kırşehir’in bozkırındaki öğrencilerin ya da Kağıthane’nin arka mahallelerindeki öğrencilerin Kabataş’a, İstanbul Erkek’e, Çapa Fen’e, Kartal İHL’ye, Beyoğlu İHL’ye girme hayali olacak mı!…

*Ortalama bir Anadolu Lisesine yazdırmak için bile (düne kadar imkansız iken) maddi manevi tüm imkanlarını kullanmak isterken insanımız yarın kimler, nereye, nasıl yerleşecek ya da yerleşemeyecek!

Evet bunlar çok tartışılacak.

Niye hep keşke diyoruz!

Eğitim/öğretimin tüm paydaşlarıyla “Efradını cami, ağyarını mâni” bir çalışma (Gerekirse Eğitim Şurası) yapılamaz mıydı?

Bir pilot bölge seçilip bir ön uygulama…
Daha ne diyeyim…
Yoruldum, yorulduk artık.
Ülkemizi, çocuklarımızı seviyoruz.
Ve artık KEŞKE DEMEK İSTEMİYORUM.

Kadir Bolat

Etiketler:
3037 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.