Yılbaşı mı ? Mekke’nin Fethi mi?

Yılbaşı mı ? Mekke’nin Fethi mi?

Son yıllarda hükümetin de vatandaşa verdiği öz güvenle birlikte yılbaşına olan, karşı tepkilerin oldukça arttığını görüyoruz. Hatırlıyorum da 90’lı yıllarda yılbaşını kutlamak ve kutlamamak aşırı uçlar idi. Büyük bir kesim yılbaşını kutlamamak ayıp algısında, küçük bir kesim de yılbaşını kutlamak haram, kutlayanlar Müslüman değil anlayışında idi. Günümüze baktığımızda her iki tarafında yumuşadığını fakat kutlamayanların sayısının bir hayli fazlalaştığının farkındayız. Özellikle 28 Şubat’ın etkilerinin silinmesiyle, muhafazakâr söylemler halk tarafından daha rahat dile getiriliyor.

Peki, yılbaşına niçin karşıyız? Ülkemizde yılbaşı demek ne demek? Biraz buna değinelim. Bildiğiniz gibi yılbaşı Hıristiyanların Noel olarak adlandırdığı dini bayramlarıdır. Noel günlerinde tatil yaparlar, akrabalarla bir araya gelirler, hindi yerler, çam süslerler v.s… Ülkemizde neler yapılıyor? Yine hindi yeniyor, akrabalar toplanıyor, ertesi gün de olsa tatil yapılıyor, çam ağaçları süsleniyor ve milli piyango aracılığı ile kumar oynanıyor. Alkol de gırla tabi… Hatta bazı kesimlerde hiç içilmese bile yılbaşında içilmesi mübah sayılıyor…

Peygamber Efendimiz (sav) şöyle buyuruyor: “Kim bir kavme (topluluğa) benzemeye çalışırsa o, onlardandır.” [Ebu Davud, libas 4]

Yılbaşını kutlarken baya benzemişiz, üstüne bide alkol alıp kumar oynamak… Eyvah eyvah…

Yok, tutulacak bir tarafı yok değil mi? Yazarken bile insanın tüyleri ürperiyor…

Bildiğiniz üzere 31 Aralık aynı zamanda Mekke’nin fethidir. Rasulullah (sav)’in İsra Suresi’nin 81. ayetini okuyarak putları devirdiği gündür. Rasulullah (sav)’in “Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz.” Emrini verdiği ve 4 koldan oluşan ordunun 3 koluna direniş olmadan kapılarını açmış bir Mekke’nin fethini kutluyoruz, kutlamalıyız.

Bununla ilgili yapılan organizasyonlara da bu sene katılım bir hayli fazla idi. Bu da yılbaşına olan tepkilerin arttığını gösteriyor. Hele ki özellikle dış mihrakların ülkemizde yapmaya çalıştığı ameliyatlardan sonar halkımız bu konuda oldukça dolmuş ve bilinçlenmiş durumda. Bunun bir örneğini 31 Aralık’ta Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Gönenli Mehmed Efendi’yi anma programında gördük. Bu program geçtiğimiz senelerde yapıldı mı bilmiyorum ama yapıldıysa da bu sene ki kadar kalabalık olmamıştır. 800 kişilik salona 2000 kişiden fazla katılım vardı hamdolsun.

Velhasılıkelam;

Anlıyoruz ki yılbaşı aynı zamanda ülkemizde bir çıbanbaşı… Çıbanın en önemli ilacı duadır. Dualarımızla bu çıbana merhem olalım, Rabbim nice fetihler kutlamamızı nasip etsin inşallah…

Fetihlerin darısı da Ayasofya’mızın başına…

M.Bilal ERMİŞ