1 Mayıs Kime Hak Veriyor

Son yüzyılı, kapitalizmin tedricen hayatiyet bulması ve kendini dünyaya kabullendirmesi olarak kabul edecek olursak, işçilere armağan edildiği düşünülen bu tip sembolik bayramların gerçeği ne kadar yansıttığı ve işçi haklarını ne kadar savunduğu tevile muhtaçtır.

Emek haktır. Tarih boyunca bu böyledir. Ama en çokta emeğin zikredildiği yerlerde emek çiğnenir, mazlumlar ezilir. O halde “emek yok ediliyor” sözü çok ediliyorsa Kapitalizm istediğini almış demektir.

Emeğe saygının sembolü olan 1889 yılından bu yana Dünya’nın her yerinde tedricen kabul edilmiş bu bayram gerçekten emeğin, alın terinin, adil bir paylaşımın haklarını koruyabilmiş midir?

Kölelik düzeni bitmiş yerine müreffeh, herkesin mutlu olduğu bir düzen dünyanın herhangi bir yerinde sembolik olarak da olsa kurulmuş mudur?

Hayır hayır!

Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olmamıştır. Emek her zaman çiğnenmiştir. Alın teri her zaman yerlerdedir. Sisteme angaje olmuş sendika ya da STK’lar sistemin bir parçası olmaktan öteye geçememiştir.

Peki, öyleyse kapitalizmin; emeği çalıp, mutlu azınlığı zengin ettiği dönem kademeli olarak ayan beyan gün yüzünde duruyorsa, bu tip bayramları kutlamak neyin nesi ya da neyi çözüyor?

Çok net söylüyorum; hiçbir şeyi!

Hırsızlığın kurumlar üzerinden, devletleri ele geçiren şebekeler tarafından, Dünya’nın kılcal damarlarında gezip yerli halkların varlıklarını devletlere çıkarttıkları yasalar ile hortumlayıp çalıp götüren, sömürge imparatorluklarını genişlettikçe genişleten bir düzen karşısında siz eğer milyonları sokağa döküp haklarınızı almak ve bu tip şebekelere direnmek yerine sadece yılda bir kez satılmış sendikaların kortejleri ile mastürbasyon yapıyorsanız hiç kusura bakmayın bu emeği korumak, insanı yüceltmek ve alın terini kutsamak mazlumların haklarını savunmak değildir.

Dünya’da sömürge geliştikçe, siz sadece bir günlüğüne çoğalıyorsanız, sömürgeye dolaylı hizmet ettiğinizi bilin. Sizin yani ezilenlerin haklarını savunanların her zaman hak arayışı içinde olması gerekir.

Hangi hak olursa olsun, gerçek ve adil paylaşımdan uzak ise ona hak denmez! Siz hak aramıyorsunuz, hakkın demagojisini yapıyorsunuz, hiç kusura bakmayın!

Şov yapıp bir güne mahsusen zavallı emekçilerin haklarının zayi edilmesinde öncülük etmek, asla onların haklarını korumak değildir!

Sadece 1 Mayıs günü değil 365 gün hak peşinde koşuyorsanız sizi canı gönülden tebrik ederim. Ama hey hât. Yok, böyle bir yiğitlik. Herkes paçasındaki irili ufaklı kapitalizmin pisliklerine, çamurlarına iyi baksın.

Hak aramak haklının hakkıdır. Kimse başkasının hakkını bir günlük sloganlarla arayamaz. Bulamaz da bulamıyor da!

İri gövdesini büyüttükçe büyüten sömürgeciler refah içinde yaşıyor. Dünya’nın % 90’ı onlara çalışıyorsa Kapitalizm, AVM’ler, zincir marketler, endüstriyel tarım ve üretim, kontrol edilebilir her şey onların kanallarına bağlıysa spekülatif sanal gündemlerle dilediğini düşman ilan edip dilediğini dilediği senaryolarla yok ediyorsa bir günlüğüne ya da masada boynu bükük temsilciliklerle yaptığınız iş ya da eylem sadece onlara hizmet etmekten öte geçemez.

Hiç kusura bakmayın. Sahici değilsiniz.

Bahşedilen her bayram organize edilen sömürgedir.

Fatih Alim DAŞPINAR