Ekonomik Krizi Fırsata Çevirmek Türkiye’ye İhanettir

Fırsatı ganimete çevirmek diye bir söz vardır, bir bakıyorsunuz markette ve pazarda herkes fiyat artırıyor. Fırsat bu fırsat diyen ev sahipleri ise türlü türlü bahanelerle ya kiracıyı çıkarmak peşinde ya da fahiş kira artışı yapmaktadır. Ekonomik Krizi Fırsata Çevirmek Türkiye’ye İhanettir.

Bize ne oldu? İnsanlarımız neden ahlaken bozuldu? Toplum dinden uzaklaşırsa, imanı zayıflarsa olacağı budur. Biz önce ahlak ve maneviyat diyoruz. Vicdanlı olun Allah yaptıklarınızın hesabını sorar. Allah’a iman edip salih ameller işleyin. Sabırlı olun. Allah sabredenlerle beraberdir.

Siyasi iktidar, konutu olmayanlar için çok düşük kredi imkânı ile ev almaya teşvik ederken, birçok mal sahipleri haberi duyar duymaz talep artışı olacak diye hemen mevcut evlerine zam uyguladılar.

Pazara bakıyorsunuz, yiyecek fiyatları acayip dengesiz. Birkaç marketler zinciri, sanki pazardaki fiyatları belirlemekte.

Fırsat yakalayan derhal diğer insanlara ne gerekiyorsa hiç acımadan, çekinmeden, utanmadan uygulamaya koymakta. Hadi bunlara fırsatçı diyelim, peki bazı belediyelere ne oluyor?

Halk ekmek vs. kuruluşların amacı piyasadaki fahiş uygulamayla rekabet etmek, insanlara çare olmak, hizmet etmek değil midir? İETT kartlara ve Halk Ekmeğin ekmeklere 1 yıl içinde yaptığı zamlara ne demeli?

Ekonomide bir kaide vardır “Hızlandıran etkisi” diye, biri bir fiyat koyuyor haydi başkaları onu takip ediyor; Biri ev fiyatını artırıyor, herkes zam yapmaya başlıyor. Petrole %5 zam geliyor. Zincirleme olarak herkes %10-15-20 zam yapıyor.

Bu arada elektrik, doğalgaz zamları da hiç durmadan devam ediyor sanki otomata bağlanmış, Geçen sene 180 TL gelen elektrik faturası bu sene 500 TL, geçen sene 300 TL gelen doğalgaz faturası bu sene 750-900 TL gelebiliyor.

6-7 TL litresi olan dizelin fiyatı olmuş 25 TL. Sadece bu petrol zammı dahi piyasayı tetikleyen ve fahiş zamlara yol açan bir faktördür.

Tüm bu ve benzeri yerler ve pazar şartları etik olmayan çıkar sağlamaktadır. Hutbelerde ve vaazlarda sık sık üsteki yazdıklarımızla ilgili uyarılar yapılıyor. İnsanlarımız da hep şikâyetlerini birbirine aktarıyor.

Nerde ise 1 milyona yakın kiracı ile ev sahibi arasında açılmış davalar var. Sırada arabuluculuk ile bunlara çözüm üretme düşüncesi var.

Peki, bu durum birden mi oluverdi?

Pazar kartellerinin 1 yıldan beri uyguladıkları fahiş fiyatların hiç mi etkisi yok? Bu kısmı açalım biraz; Ecevit döneminden başlayıp devam eden bir marketler zinciri hadisesi var. Her market, şube sayısını 5000’ler, 10.000’ler nasıl yaptığı ile övünüp durukken bu onay ve uygulama neden başıboş bırakıldı.

Mahalledeki bakkallar ve mini marketler tek tek kapandı. Ayakta duranlar da maalesef can çekişmektedir. Mahallede bakkal ve mini market varsa oralara büyük marketlerin açılmasına izin verilmemelidir. Küçük esnaf korunmalıdır. Büyük marketler şehir merkezinin dışına açılmalıdır! Oralardan alışveriş yapmak isteyen araçlarıyla gitmelidir.

Türkiye Tarım Kredi Kooperatifi 1800‘lü yıllarda kurulmuştur. Nerde ise 2 asırlık bir geçmişe sahip ve 800.000 civarında çiftçi üyesi var ve bununla da gurur duymaktadır. Fakat halkımız bunun farkında bile değil. Bu kooperatifin 1 yıldan beri faaliyetini piyasada artırdığını görmekteyiz. Peki, bu zamana kadar uyudu mu yoksa biz mi tabelalarını göremedik!

Devlet, vatandaşlarına eşit mesafede ve eşit kullanım hakkı sunmak ve herkese hizmet etmek için vardır.

Başka bir konu da eğitim,  okul ve dershane fiyatları almış başını gitmiş maalesef. Neden bu kadar özel eğitim teşvik edilmekte. Devlet istese kamu okullarına aynı kalitede eğitim imkânı sunabilir. Ve nitekim bazı devlet okulları çok başarılı çocuklar yetiştirmektedir.

Temel eğitimin, tamamen devlet okullarında verilmesi taraftarıyım.

Devlet okulları neden önemli;

1. Fırsat eşitliği açısından
2. İnsan ayırımı yapmadığından
3. Zengin –fakir ayırımı yapmadığından
4. Kardeşlik duygularını pekiştirmek için zemin hazırladığı için
5. Gelir adaletsizliğinin çocuklarımıza yansımaması için ,
6. Topluma daha kaynaştırıcı rol model uygulaması için
7. Bir gelişme ve kalkınmanın ilk durağı olduğu için.

Vs. vs. yani çok nedeni olan bir eğitim uygulaması ele alınması lazım. Kesinlikle biz zengin olmasın demeyiz fakat bir yanda Porsche’ler, Audi’ler, Mercedes’ler çaka atarken diğer yanda kirasını ve geçimini zor temin eden insanlar var ise burada bir yanlışlık bir eksiklik olduğunu hatırlatmamız/hatırlamamız lazım.

Zengin mahalleleri icat ederken, kale gibi güvenlik duvarları yaparken, Recidence’ler ve lüks konutlar yaparken, herkesin birbirine sevgi-saygı ile baktığı, sabah karşılaştığında selamsız, sabahsız geçmediği, güler yüzlü, neşeli ortamları da aramaktayız.

Bir yanda 1-2 milyona marka ayakkabı vs. almaya özenen gençler diğer yanda normal giyinmek için 100-200 TL’yi bulamayan gençlerimizin olması.

Bir yanda serpme kahvaltı adına 2 kişilik 400-500 TL ki bu çok lüks olmayan bir yerde varken,  diğer yanda normal çay içemeyen ve kahvaltı yapamayan yoksulluk derecesinde insanımızın olması.

Medyatik fenomenlerin birkaç gösteri ve poz ile milyonları abone yaparak onlara kötü örnek ve rol model olması. Onlara özenip, giysisini dahi zor alan gençlerimiz vardır. Etik olmayan ama maalesef gündemimizde olan görüntüler bunlar.

Son olarak emlak konusunda hükümetin aldığı 31.05.2022 tarihli resmi gazetede alınan karar tabi ki çok iyi olmuş hatta geç bile kalınmıştır. Şöyle ki;

* Kararın çok iyi uygulanması gerekir.

* Ortada emlak işi yapmayıp, kayıtsız emlakçıların çok iyi takip edilmesi lazım.

* Herkes kendine göre emlakçı olmuş ve havadan para kazanmakta.

* Emlak ve gayrimenkul takip sistemi ile ciddi kaçaklar önlenebilir.

* Devletin kasasına mevcudun 2-3 katı gelir girmesi söz konusudur.

* Fahiş fiyat uygulayanlar, fırsatçılar artık eskisi gibi fiyat artıramayacaktır.

* Müşteri için güven gelmesi ve emlak sektöründeki vurgunun durması çok önemlidir.

* Haksız kazanç sağlayanlar açısından güzel bir uygulama ve önlem alınacaktır.

Biz iyi şeyler yaparak insanlarımızı güzel bir yaşama ve sevgi-saygı toplumuna dönüştürerek başarılı olabiliriz.

Sevgi ve saygılarımla

Fethullah FAKIOĞLU

Etiketler: Ekonomik Krizi Fırsata Çevirmek Türkiye’ye İhanettir » Piyasaları Üzen Ekonomik Krizi Fırsata Çevirenler Oldu