Hakikati Hesapla Aramak ve Kağıthane İHL’nin Geleceği

Niyet ile amel, maksat ile eylem birbirinin parçasıdır. “Ameller niyetlere göredir” hadisi şerifi bize, sonunda hem dünya hem de ahirette vereceğimiz hesapta, yapıp ettiklerimizin karşılığını görmede asıl belirleyicinin niyet olduğunu öğretiyor. Ancak Mecelle’de geçen “fasit amel sahih bir niyeti ifsat eder” kuralı, sadece niyetin doğru iş için belirleyici olmadığını ortaya koyuyor. Böylesi girift durumlar, bizim mevcudu değerlendirmemizde bir hayli zorlanmamıza vesile oluyor. Bir taraftan samimiyet ve ihlas diğer taraftan bu niyeti gölgeleyen hatalı adımlar!..

28 Şubat süreci, niyetin ve amelin ifsat boyutunda zirve yaptığı zamanların adıdır. Bu günler, “Zulm ile abad olunmaz!” hakikatinin tecrübesini yaşadığımız zamanların tecrübesi! Bu karanlık günlerde, milletin sahiplendiği, dinin öğretildiği, neslin muhafaza edildiği son kale gibi görülen İmam Hatipler üzerinden yürütülen bir zulme tanık olduk. Kesintisiz 8 yıllık eğitimin asıl amacının İmam Hatiplerin budanması, katsayı garabetinin ise, İmam Hatip Liseleri’nden üniversite kazanma oranının düşürülmesi veya tamamen imkânsız hale getirilmek isteğinin olduğunu biliyorduk ve öyle de oldu maalesef.

Bu imtihanı ağır ve zorlu süreçte, ne yazık ki önce İmam Hatip Liselerini yönetenler çocuklarını aldı okullardan. Ve böylece erkek öğrencilerin mumla arandığı yıllara tanık olduk. Mensubu olmaktan gurur duyduğum, mezun olduğumda ismi Şişli İmam Hatip Lisesi olan Kağıthane İmam Hatip Lisesi de bundan nasibini fazlasıyla aldı ne yazık ki.

2002 yılıyla başlayan yeniden diriliş destanıyla, kesintisiz 8 yıllık eğitim modelinin terk edilerek “Her şey aslına rücu eder!” felsefesi gereği, tekrar kesintili modele geçildiğinde ve imam hatip ortaokul ve liselerine can suyu verildiğinde ümitlendik yeniden. Düştüğümüz yerden kalkma zamanı gelmişti artık. Yeniden hayat vermeye devam edecekti bu milletin can damarları olan İmam Hatip Liseleri ve Kağıthane’mizin biricik okulu Kağıthane İmam Hatip Lisesi! Yeniden başlayacaktık; uğruna Şehit Mustafa Sevim gibi canların verildiği okulumuz, okul dönüşümleri sürecinde iade-i itibar görecekti artık. Nasıl olsa büyüklerimiz düşünür düşüncesiyle, imam hatip orta kaygusunda buluşanlar bekledi bir süre! Sanayi Mahallesini ilmek ilmek dokuyarak, adeta bize ait bir desene ve bir kilime dönüştüren okulumuzun geleceği için mezunları da mensupları da bekledi sabırla!..

İyi matematikçi olduğuna kimsenin şüphe etmediği bürokrasinin başındakiler, öğrenci mevcudu hesabı yaparak, iyi niyetle ilkin yanlış ilikledi gömleğini! Bir sabah uyandığımızda! Oysa söz konusu İmam Hatipler ise, başlangıç noktası Kağıthane İmam Hatip Lisesi olması gerekiyordu. Öyle de oldu lakin Nüfusu hesap edildi de nüfuzu hesap edilmedi Kağıthane İmam Hatip Lisesi’nin geleceği planlanırken. Kızlar da bizim idi erkekler de! Bu doğru!. Doğru yerden ve doğru bir yöntemle başlamalıydı öyleyse. Diğer okullar planlanırken hangi kriterlere dikkat edildiyse bura da ona dikkat edilmeliydi esasen. Ancak ne hikmetse, diğer okullar dönüştürülürken ilk haline, orijinine bakılırken, 1992’ye kadar erkek öğrencilere hizmet veren Kağıthane İmam Hatip Lisesi’ne bu gözle hiç bakılmadı!

İyi niyet bir yere kadar! Hakikat hesapla bulunmaz her zaman! Zararın neresinden dönülürse kardır. Eğer bir yol bulmak isteniyor ise; geleneği geleceğe taşıyacak, erkeği-kızı yeniden kurgulayacak, Kağıthane’mizin imam hatip lise ve ortaokulları için hala çözüm tükenmiş değil!

Yeter ki bu okulların sahiplerine kulak verilsin! Zira hesap sadece matematik işi değildir!..

İDRİS ŞEKERCİ
Eğitim Bir Sen İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı

Tweetle

Paylaş

0 Paylaşımlar