logo

KAPİTALİST/SEKULARİST MODELE VE İSLAM EKONOMİSİNE GÖRE “İNSAN”

KAPİTALİST/SEKULARİST MODELE VE İSLAM EKONOMİSİNE GÖRE “İNSAN”

Efendimiz veda hutbesinde insanı ve haklarını özetleyerek;

“Ey insanlar! Kanlarınız, canlarınız, yaşama haklarınız, haysiyet ve şerefleriniz vücut bütünlüğünüz Rabbinizle buluşacağınız güne kadar bu ayınızda, bu beldenizde bu gününüzün saygıya, korunmaya layık olduğu gibi saygıya ve korunmaya layıktır, dokunulmazdır” buyurmuştur.

Sekularist felsefe; Dini öğeleri sosyal, hukuki ve siyasi ortamdan çıkarmış bir felsefedir. Sekularizm ise dünyacılık, dine karşı bir akım olarak ortaya çıkmış ve kapitalizm de bu fikrin ekonomiye uygulanış modeli olmuştur.

İnsan “İslam’a göre ruhu ve bedeni ile Allah’ın en antika bir sanat eseridir veya seküler düşünceye göre maddesel düşünen ve yaşayan bir meta, bir varlıktır.

Kapitalist ekonomiye ve İslam ekonomisine göre insan karşılaştırması;

1- İslam ekonomisinde insan sadece Allah ile olan ilişki değil aynı zamanda tüm yaşantıyı düzenleyen bir model içindedir. “Gaybın anahtarları Allah’ın katındadır, onları ancak, O bilir. O‘nun bilgisi olmadan hiçbir yaprak da düşmez”  En’am Suresi, Ayet: 59

2- İslam ekonomisine göre insan temelini İslam prensiplerinden almaktadır. Bu prensipler ise; Eşitlik-Hürriyet-Kardeşlik-Hak ve Adalet-ittihat kavramlarıdır. Tüm insanlar Allah yanında eşittir. Rabbiniz tektir ve hepimiz Adem’in çocuklarıyız.

Doğduğu günden itibaren her çocuk hür yaşama hakkına sahiptir, kimse onu bu hürriyetinden mahrum edemez. Yine İslam kardeşlik duygularına son derece önem vermiştir.

Birbirini sevmeyen bir toplum İslam ekonomisinde düşünülemez.

Hak ve adaletten herkes aynı ve eşit olarak istifade eder.

Kapitalist ekonomi de ise sınıfsal farklar vardır, patron ile işçi/çalışan ayrı ve bölünmüştür. Bu sistemin temeli eşitsizlik ve sermayenin belli kişilerde toplanması üzerine kurulmuştur.

Yeni kapitalist sistemde şekil değiştirerek daha da acımasız bir hal almıştır. Daha çok kâr etme hırsı donanımlı istihdamı sağlayarak, onu daha çok sömürülen duruma geçirmiştir.

Esnek çalışma sistemine geçerek fiziksel emekle zihinsel emeği de katarak daha çok üretim yaptırmayı hedeflemekte ve aldığı emeğin ise tam karşılığını vermeden istifade etmektedir.

3- İslam ekonomisi insana, ferde daha çok değer vererek şahsiyetini korurken, Kapitalist ekonomi insanı daha da değersizleştirmiştir.

Yeni kapitalist sistemde;

-Uzun süreli istihdam garantisi yok,

-Çalışanlar değişken koşullara uyarken zorlanmakta,

-İnsanlık değeri daha da azaltılmış hatta robotlara endekslenmiş,

-Çalışanlar kullanılıp atılmaya müsait,

-Tam güvensiz bir ortam,

Sennett’in modeline göre; Esnek anlayış ile mevcut ana odaklı bir çalışma böylece kararlı ve kalıcı her şeye kapalı bir sisteme dönüştürülmüştür.

4- Yen kapitalist sistemde;

-Anlık kapasiteden faydalanma geçerli,

-Uzun vadeli ilişkiler ortadan kalkmıştır,

-Her şey ve herkes vazgeçilebilir olmuştur.

-Geçicilik esastır.

-Yersiz ve yurtsuz olmak, değişken olmak esastır.

-İdeolojiler ve inançlar buharlaşmıştır.

5- Kapitalist ekonomide İslam’ın toplumsal kaygıları ve oradaki insan modeli kaybolmakta  “ben” merkezli bir çalışan insan modeli oluşmaktadır.

-Diğer insanları düşünmek yerine” ego” ön plana çıkmaktadır.

-İslam ekonomisinin verdiği büyük-küçük arasındaki sevgi ve saygı, birbirine hoşgörülü olmak, bağlılık esasları, sadakat ve dostluk öğretileri, özveride bulunmak, dürüst ve kişilikli olmak, uzlaşmacı ve doğru olmak gibi muazzam değerler bütünü tamamen yeni kapitalist ekonomide ortadan kalkmıştır.

-Onun yerine fertlerin duyguları köreltilmiş, değerler, bilgi ve edinimler ortadan kaybolmuştur.

6- İnsanlar daha marjinal yaşama itilerek, ruhsal bütünlük parçalanmıştır.

-Toplumsal motivasyonlar azaltılmış hatta yok olmuştur.

-Özgürlük verilecek vaadi ile insanlar ve fertler normlarından koparılarak kendine güvenen değil, ”kurban” veya hayatta kalabilen “insan“ modeli ortaya çıkmıştır.

7- Yeni kapitalist düzende adeta bir risk toplumu oluşturularak “açlık” yerini korkuya bırakmış, kendine güvensiz bir toplum oluşturulmuştur.

-Bunun adı özellikle “imal edilmiş bir belirsizlik” ortamıdır, kapitalist zihniyet buradan nemalanmaya çalışmıştır.

8- Kapitalist ekonomi insanların endişesini “Kâr’a” dönüştürmeye çalışır.

-Aslında sosyalist ekonomide de durum bundan farksız değildir; Kısaca kendine özgü bir seçkinler grubu oluşturarak halkı tebalaştırarak geçimini dahi zor sağlayacak bir gelire mahkûm ederek yaşamak zorunda bırakarak, kişisel mülkiyeti ortadan kaldırarak başka bir kölelik tesis etmektedir.

9-İslam ekonomisinde adalet ve hak aramada zengin ile fakir bir ve eşittir. Kapitalist ekonomide ise kesinlikle eşit olamaz. Zaten sekularist ekonomide ve sisteminde kardeşlik kavramı diye bir şey yoktur.

İslam ekonomisinde İnsan hakkı;

1- Hayat hakkı; İslam hâkimiyeti olan yerlerde tüm insanlara, hem inananlara hem de gayrimüslimlere yaşam hakkı verilmektedir.

”Kim de bir insanın hayatını kurtarırsa o takdirde bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur” Maide/32

İnsan hakları Müslümanın sorumluluğu altındadır, onun kulluğunun gereği olmuştur. İslam’a göre hayat Allah’ın insana ihsanı ve kimse Allah’ın iradesi dışında ona sahip olamaz.

“Doğrusu biz diriltiriz, biz öldürürüz dönüş ancak bizedir. İnsan hem kendi canını hem de başkasının canını tehlikeye atamaz. Ey iman edenler! Öldürülen insanlar hakkında size kısas farz kılındı” Bakara/178

İslam’da bu şekilde öldürmeye karşı tam bir koruma sağlanmış, hayattaki insanlara güven ve garanti verilmiştir.

İslam ekonomisinde her insanın maddi hayatı gibi manevi hayatı da kutsal olup, ırz, namus, şeref, haysiyet hakları koruma altındadır.

2- Din hakkı; İslam’ın mesajı evrenseldir ve tüm insanlığadır. İslam’ın inanç, ibadet ve ahlaki değerlerinin tamamında bu geçerlidir.

“Hakka yönelmiş bir kimse olarak yüzünü hak dine çevir, Allah’ın insanlar üzerine yarattığı İslam fıtratına sımsıkı tutun ki her çocuk İslam fıtratı üzerine doğar, Allah’ın yaratışında bir değişme yoktur. İşte doğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler” Rum/30

Din, ülke, can, mal ve namusa müdahale İslam’da savaş sebebi sayılmıştır. İslam her zaman din ve inanç özgürlüğünü savunmuştur. İslam’da herkesin her istediğini yapması, hak, hukuk ve düzeni bozmadan ancak olabilir, toplumsal düzeni bozan kısımda serbestlik olamaz.

İslam toplumunda gayrimüslimlere de inanç özgürlüğü tanınmıştır. İstanbul’un fethi sırasında Ortodokslar kendilerine hayat hakkı tanımayan Katoliklerin baskısından kurtularak huzurla kaç yüzyıl bu topraklarda kalmışlardır.

3- Akıl korunması hakkı; Akıl nimetini korumak İslam’ın insana verdiği önemli haklardandır. İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özellik akıldır, bu nedenle akla zarar verecek her tür zararlardan İslam insanı korumaktadır. Akıl ilmin kökü ve kaynağı olup, ilim de aklın bir ürünüdür. Bu nedenle korunması gereken çok değerli bir varlık olup ona zarar veren her şeyi yasaklar ona faydası olan her şeyi de destekler.

“Muhakkak ki biz insanı en güzel surette yarattık” Tin/4

4- Mal edinme ve korunması hakkı; İslam’da mülkiyetin asıl sahibi Allah’tır. İnsanlara dünyada sahip olduğu mal –mülk sınanmak için bir emanet olarak verilmiştir. Mülkiyet toplum yararına aykırı olmaksızın helal yoldan elde edilmesi uygundur.

”Servet” içinizden sadece zenginler arasında dolaşan bir şey olmasın” Haşr/7

İslam ekonomisinde enerji kaynakları, geniş tarımsal alanlar, stratejik madenler, kamu yararına mülkiyet olarak görülür. İslam’da toprağı işleyenin ona sahip olması, bütün toprakların işletilmesi özendirilmiştir.

Tarımsal alanlarda fertlere kullanım hakkı verilmiştir, fakat mülkiyet hakkı devlette kalmıştır. Malların üreticiden tüketiciye kolay ve direkt ulaşması sağlanmıştır.

Ürünlerden %5-%50 esnek vergi sistemiyle alınması,

Servet sahiplerinden % 2,5 oranında zekât alınarak toplumsal denge için fakir ve yoksullara, ihtiyaç sahiplerine verilmesi toplumun düzenini sağlamaktadır.

Gayrimüslim olanlardan ise %50 ye kadar ürün vergisi alınarak ekonomik destek sağlanmıştır.

“Biliniz ki mallarınız ve çocuklarınız sizin için birer imtihandır” Enfal/28. Ayette mal ve mülkün değeri belirtilmiştir. İslam’ın dünyada buna göre mal-mülk tasarrufunu imtihanı kazanmak veya kaybetmek için kullanılması öngörülmüştür.

5- Nesil ve devamının korunması hakkı; Neslin devamının ve sağlıklı yetişmesinin korunması İslam’da çok önemli yer tutar.

”Zinaya yaklaşmayın, çünkü o bir çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur” İsra/32

Bu şekilde nesli ve devamını korumak, temiz bir insan topluluğu yetiştirmeyi hedefler.

Toplumun geleceği için fuhuş, zina, gayrimeşru ilişkileri vs. yasaklayarak önlem alır.

Maalesef 1918-22 yılları arasında 50 milyon insan salgın hastalıktan hayatını kaybetmiştir. Sebebi olarak ABD ordusunun Avrupa’ya gönderdiği askerlerden bulaştığı tarihe geçmiştir. Fakat kapitalist ekonomide bu insanlık suçu maalesef ceza almamıştır.

Şimdi ise yine dünyamızda salgın bir hastalık devam etmekte ve Çin veya ABD merkezli olduğu netlik kazanmadan devam etmektedir. Hatta ABD devleti Çin’e karşı 20 trilyon USD’lik tazminat davası açmıştır.

Dünyamız yeni bir tehdit altındadır, tahmini olarak 2 aylık süreçte 2,5 milyon insan salgından etkilenmiş ve 160.000 insanımız hayatını kaybetmiştir ve henüz devam etmektedir.

Madde ve para değil önemli olan İnsan ve insan hayatıdır, gelecek endişesidir.

Görüldüğü üzere İslam ekonomisi hem toplumu hem de insanı korumaktadır. Gerek seküler sistem/Kapitalist sistem veya diğer sistemler bu zamana kadar olduğu gibi ne ferdi korumuştur ne de insanlığa bir fayda sağlamış ve sağlamaktadır.

Asıl huzursuzluğun ve insanlık dramının arkasında sistemsel yanılgı ve sistemlerin insan ve toplum hayatına fayda yerine zarar vermekte olduğunu görmekteyiz.

Selam ve Dua ile

Fethullah FAKIOĞLU

Etiketler: » » » » » » » » » » » » » » » »
1348 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

#

KAPİTALİST/SEKULARİST MODELE VE İSLAM EKONOMİSİNE GÖRE “İNSAN”” için 1 yorum

  1. Abdulmecid : diyor ki:

    İnsana değer veren bu harika dinin nizamına göre hareket eden şirket ve ülkelerin sayısının çoğalmasını temenni ederiz. Bireyler olarak en azından kendi kuruluşlarımızda kati süratle dikkate almalı her zaman aklımızda tutmalıyız bu anlatılanları..