ASALA VE PKK’nın Kuruluşu

ASALA VE PKK’nın Kuruluşu

Yıl 1975 kısa adı ASALA olan Ermeni terör örgütü Lübnan’da kuruldu. Bu yıllar da Lübnan’daki iç savaş ülkeyi bitirmiş, güçsüz ve başsız bırakmıştı. Bu ortamda Lübnan’daki Filistin Kurtuluş Örgütünün Abu Nidal grubu ASALA’yı destekledi. Filistinli George Habbaş gurubu da asala militanlarını eğitti. 1974 Kıbrıs Harekâtı sonrası hem Yunan devleti hem Güney Kıbrıs yönetimi ASALA örgütüne büyük destek verdi. Parayı Ermeni diasporası veriyor. Yunan ve Güney Kıbrıs ise hem ASALA’nın hem PKK’nın militanlarına ikamet, saklanma, kimlik verme, haberleşme, silahlı eğitim verme, terör eğitimi, patlayıcı bulma, silah temini ve lojistik gibi hayati yardımları yapmakta idi.

Burada dikkat çekici detay PKK’nın ve ASALA’nın aynı yılda kurulmasıdır. Bu çok önemli bir detaydır. Çünkü 1878 Ayastefanos Antlaşmasından beri Ermenilik ve Kürtçülük hep eş zamanlı olarak Türkiye’nin önüne konmakta ve Türkiye’nin etnik bölünmesine çalışılmaktadır.

1975’de Apo ve arkadaşları tarafından kurulan PKK ilk kongresini 27 Kasım 1978 yılında Diyarbakır Lice ilçesinin Ziyaret (Fis) Köyünde toplandılar. Apo Komünist ve Kürtçü PKK’nın genel sekreteri oldu ve PKK’nın manifestosunu kaleme aldı.

Şöyle başlar. Lütfen iyi okuyun ve zavallı Türk siyasetçilerine anlatın.

“Kürdistan, sömürgeci dört devlet; Türkiye, İran, Irak, Suriye tarafından dörde bölünmüştür. En büyük parça Türkiye Kürdistanı’dır. Burada yarı feodal ilişkiler geçerlidir. Devrimde Türkiye Kürdistanı önderlik yapacaktır. Devrimin niteliği ulusun demokratik devrimidir. Asgari hedef Sömürgeciliği yıkarak bağımsız, demokratik ve birleşik bir Kürdistan devleti kurmaktır. Azami hedef Marksist, Leninist ilkelere dayalı bir devlet kurmaktır.”

Ve devam eder. Çok önemli bir detay daha var.

PKK’nın parti programının A maddesinin 5.fıkrasında şöyle denilmektedir: “TC’nin sömürgeci boyunduruğunu parçalamayı hedeflemeyen bölgesel özerklik otonomi vs. gibi sömürgecilikle uzlaşmayı getiren teslimiyetçi arayışları teşhir etmek. Bunlara karşı kararlı durmak ve mücadele etmek gerekmektedir.”

Bu hakları bile Kürt hareketine ihanet görmektedir ve hedef Birleşik Kürdistan’dır. Bu emel aynı zamanda dış güçlerin de emelidir.

1947 yılında Fransız Lucien Rambout adlı hain yazar, “Kürtler ve Hukuk” adlı bir eser yazar ve büyük emel olarak da Birleşik Kürdistan’ı gösterir.

Türk milletini ve Türk devletini yok etmek üzere olan bu oyunu görmeyen, anlamayan, anlamak istemeyen hain siyasetçi ve bürokrasi ehli unutmasın ki bir gün bu millet onlara da hesap soracaktır.

Gün artık bir olma günüdür. Bu ülkede yaşayan bütün unsurlar, bu ülkeye ortak AİDİYET ile bağlı olursa hiç bir güç bizi yıkamaz. Tarihi geçmişimiz bunun en iyi örnekleri ile doludur. Çünkü bu millet ALLAH’ı (c.c.) sever. ALLAH (c.c.) da bu milleti sever.

Çünkü dünyada hiç bir millete bu denli topyekûn saldırı yapılmamıştır. Ancak tarih sahnesine çıktığı günden bu güne hep var olmuştur. İnşallah kıyamete kadar da var olacaktır.

ALLAH’ın (c.c.) yeryüzündeki kılıcı, bu millettir.

ALLAH (c.c.), başta Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bu milletin, ordusunun ve polisinin yar ve yardımcısı olsun. Amin.

Selam ve Dua ile

Necati Yüzüak

Tweetle

Paylaş

0 Paylaşımlar