Hz. Aişe Validemiz Evlendiğinde Kaç Yaşında İdi?

Son zamanlarda “çocuk gelin” haberi üzerinden Efendimizin aile hayatı üzerinde algı oluşturmaya yönelik zemin hazırlamak suretiyle İslam’ın tartışılır hale getirilmesini ve özellikle gençler nezdinde dine mesafeli bir duruş üretilmesi hedeflenmektedir.

Bu tezyif projesine karşı Balıkesir İl Müftüsü Celal Sürgeç, Hz. Aişe’yle Peygamber Efendimizin evliliği hakkında, delilleriyle beraber önemli açıklamalarda bulundu.

İşte o açıklama:

Delil-1:

Hazreti Aişe’yle Efendimizin evliliği hicretten sonra olduğu herkes tarafından ittifakla kabul edilir. Hz. Ebû Bekir’in ilk kızı olan Esmâ Vâlidemiz, hicretten yirmi yedi yıl önce 595 tarihinde dünyaya gelmiştir.(Nevevi, 2/97) Allah Resûlü’nün hicreti esnasında(622) Zübeyr ibn Avvâm ile evli ve o gün altı aylık hamiledir. Bir diğer ifadeyle o gün 27 yaşındadır ve Âişe Annemiz ile ablası Esmâ Vâlidemiz’in arasındaki yaş farkı 10’dur.(Beyhakî, Sünen, 6/204) Buna göre (595+10=605) Âişe Vâlidemiz’in doğumunun 605; hicretteki yaşının da ablası Esmadan on eksik (27-10=17) olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Evlilik hicretten yedi ay sonra (İbn Sa’d, Tabakât, 8/58) gerçekleştiğine göre demek ki, bu sıralarda Âişe Vâlidemiz’in yaşı, on yedi’yi aşmış, on sekiz yaşına yaklaşmış demektir.

Delil-2:

Aişe validemiz Mekke’nin ilk dönemlerinde inen bir sure olan, Kamer Suresinin iniş zamanı sorulduğu zaman: “Ben Mekke’de sokaklarda oynayan bir çocuk iken Kamer Sûresi’nden şu ayetler nazil oldu” diye cevap vermesi, onun yaşını tespit etmemiz açısından önemli bir işarettir. Bu sûre Nübüvvetin 3. Ya da 4. yılında nazil olduğunu hatırlarsak, Aişe validemizin de oyun oynayacak ve dile getirilen sureyi aklında tutacak bir yaşta olması gerektiğini de dikkate alırsak; o günlerde en az 6–7 yaşlarında olması icap edecektir. Hz. Aişe’nin Efendimiz ile evliliğinin Nübüvvetin 13. yılında gerçekleştiğini hatırlarsak, demek ki; bu evlilik Kamer Sûresinin nazil olmasından yaklaşık 10 yıl sonra olduğunu kabul etmek zorunda kalacağız. Böyle olunca da Aişe validemizin evlendiği zaman yaşının en az 17 ya da 18 olduğu anlaşılacaktır.

Delil-3:

Aişe Validemiz Hicri 58 (678) tarihinde, 72-74 yaşlarında vefat ettiğini kabul edebiliriz. Eğer o 74 yaşında vefat etti ise, Efendimiz’den sonra 48 yıl dul olarak yaşadı demektir, Allah Resulü ile evliliği de 9 yıl sürdü ise; demek ki, Aişe validemiz, Efendimiz Daru’l-Beka’ya hicret ettiğinde (74-48) 26 yaşında idi. Dokuz yıl evlilik süresini çıkardığımız da (26-9)16/18 yaşlarında evlenmişti.

(Bkz. Doğrul, Ömer Rıza, Asr-ı Saadet, Eser Neşriyat, İst. 1981, Il, 147-151, III, 258-268. Berki, Ali Himmet- Keskioğlu, Osman, Hatemu-l -Enbiya Hz. Muhammed, DİB Yay., Ankara s. 212-213.)

Delil-4:

Aişe Validemiz önce Mekke’de Cübeyr ibn Mut‘im’le uzun bir süre nişanlı kalmıştı. İbn Adiyy ailesi tarafından Aişe’nin, oğulları Cübeyr’in dinini değiştirir gerekçesiyle feshedildiği de bilinen bir gerçektir. Bu durum Hz Ebubekir’i çok üzmüştü ve Allah Resülü onun üzüntüsüne tanıktı. Bu durum dahi tek başına Aişe’nin peygamberimiz (a.s.) ile nişan döneminden önce zaten evlilik yaşına çoktan gelmiş ve pek çoklarının talip olduğu genç bir kız olduğunu göstermektedir. Eğer burada ters bir durum olsa idi münafıklar, Yahudiler ve Müşrikler efendimize demediğini koymazlardı. Konu hakkında herhangi bir tepki olmadığına göre toplumun kabullerine uygun bir evlilik gerçekleşmiştir. (İbn Sa’d,et-Tabakatu’l-Kübra VIII, 58, 59, 60, 61, 62)

Delil-5:

Şimdi gelelim “Dokuz yaş” ilgili rivayete; O toplumun “yaş” konusundaki anlayışı ile yaş hesaplama konusundaki uygulama ve anlayışı farklıdır. Bir kere aynı takvimi kullanmıyoruz, ikincisi yaş hesaplarken erkek ve kadın için ayrı ölçüt kullanıldığı bilgisi tarih kitaplarında mevcuttur. Örnek olarak adet görme/hayız, kızlar için ergenliğin ölçüsü kabul ediliyordu. Dini ve hukuki sorumluluğun başlangıcını teşkil ediyordu. Sadece İslam değil tüm inançlarda da kızlarda evlilik yaşı hayız ile başlardı. Bu itibarla yaşı :(hayız yaşı+9) şeklinde hesaplandığında 17-18 çıkmaktadır.

Diğer bir konuda; tüm toplumlarda olduğu gibi ülkemizde bile evlilik yaşı zaman zaman değişiklik göstermiş ve toplum tarafından normal görülen, sonra değişikliğe uğramıştır. Örneğin 1926 yılında evlilik yaşı T.M.K kanuna göre 15 iken 1940 da 18 olmuştur. (Bkz. Türk Medeni Kanunu ve Borçlar Kanunu, Madde 88, İnkılap ve Aka Yay. İst. 1974, S. 29)

Son olarak; Hz.Hatice Annemiz, Peygamber Efendimizin hayatında O’nun “davasının” arkasında durdu. Çünkü o günkü Mekke şartlarında annemiz, olgun, tecrübeli, gün görmüş ve malıyla ve saygınlığıyla o günkü şartları yüklenmeye uygun özelliği olan biriydi.

Hz. Aişe Validemiz ise Efendimizin vefatından sonra “misyonunun” arkasında durdu. Bu son süreç daha çetindi.

Hz. Aişe Validemiz, Efendimizin tebliğ ettiği ve emanet ettiği bu muazzez dinin ruhunu çeşitli yamultma, yörüngeden çıkarma operasyonlarına karşı koruyacak zeki, sentez ve analiz yapabilecek, genç ve hafızası güçlü özelliklere sahip biriydi.

Efendimiz ile Hz. Aişe validemiz arasında evlilik böyle kutsi bir misyona yönelikti kanaatindeyim. Yani salt bir evlilikten ziyade daha çok bir öğretmen-öğrenci şeklinde bir birliktelik içeriyordu. Çünkü zekâsı, mantığı, hafızası ile dinin asıl ruhunu kavrayan annemiz, tüm bunlar için ve gelecekteki ağır misyonu yüklenmek için çocuk yaşta değil de belli bir olgunluk yaşındaydı inancındayım.

Takdirlerinize arz ediyorum.

Hasbahçe Gazetesi Özel Haber

Etiketler: Asr-ı Saadet » Balıkesir İl Müftüsü Celal Sürgeç » Celal Sürgeç » Celal Sürgeç Kimdir » Çocuk Gelin » Efendimizin aile hayatı » Eser Neşriyat » evlilik yaşı » Hz. Aişe Validemiz » Hz. Aişe Validemiz Evlendiğinde Kaç Yaşında İdi? » Hz. Aişe'nin Hayatı » Hz. Aişe’yle Peygamber Efendimizin evliliği » Hz. Ebû Bekir’in ilk kızı » Hz.Aişe » Kamer Suresi