TOPLUMSAL PRESTİJ

Günümüz çağında maalesef önü alınamayan prestij duygu ve düşüncesinin gösterişe düşkünlük olup, orta ve alt tabaka ailelerin kültür ve bilgi birikimlerine, eğitim ve öğretime daha fazla değer vermesinden kaynaklandığıdır kanımca.

Gözle görülür problem haline gelen prestijlik, maddi olmayan bilgi alanında bulunan unsurların, görgülerin, tecrübelerin önce birleştirilerek değer varlık alanındaki; sosyal, kültürel ve teknolojik değerlerle desteklenerek sonuç odaklı tezler üzerinde yoğunlaştırılmasıdır. Toplumda aileler için sosyal kalkınma programları elzemdir. Küçükten büyüğe, alttan en üst makama kadar prestijin sosyal statü, gösterişin ise lüzumsuzluğu öğretilmelidir.

Gösterişe dayanan davranışların sonu gelmeyen boş harcamalara ve nihayetinde enflasyonun artmasına vesiledir. Topluma israfın, tasarrufun negatif yönlerini rutin eğitime tabii bilinçlendirilmesi için devletin tüm kurumlarıyla desteklemesi gerekmektedir. Zamane medya ve basın üzerinden ziyade sosyal medya aracılığıyla kitlesel insan davranışlarını yönlendirdiği gibi hayat yaşam tarzlarına ve ruhsal davranışlarına da etki etmektedir. İnsanlara bilgi ve duyguları aşılamanın nesnellik ve düzenlilik içinde verilmesiyle subliminal oluşumlara sebep vermektedir.

Aynı çatı altında yaşayan bireylerin zaman içerisinde birbirine yabancılaşması, diyaloğu azaltması ve sonunda çarpık fikir ve düşünceler oluşarak ayrışması kaçınılmazdır. Geçmişten devralınan ve geleceğe yöneltilen bir hayat tarzı gerekmektedir. Hele ki gençlik, kabına sığmayan beden gücü cesaretiyle yoğun duygusal evreler yaşamaktayken kendisine dayatma veya baskı ters etki etmektedir. Ailenin, çevrenin, akrabaların ve iş hayatındakilerin söz ve söylemleri önem taşımaktadır.

Prestiji tüm yönleriyle ayrıntılı incelemek gerekir ki sosyal, kültürel, ekonomik, teknolojik vb. alt başlıklarıyla büyük bir araştırma inceleme çalışması elzemdir. Geçmişten süre gelen birikimleri sebeb sonuç ilişkisine dayandırılarak uluslararası aktörlerin toplumlar üzerinde ilkeli ve istikrarlı stratejilerini keşif edebilmek gerekir. Gece kitaplığı yayınevini çıkardığı Tarihte Kayıp Oryantalistler adlı eserimden istifade edebilirsiniz.

Farklılaşmanın modernleşmenin prestijlikle olduğunu savunan yeni nesil her nedense belli bir hedefe ulaşmak için en uygun vasıtaları kaynakları kullanmayı kendine zor gelmektedir. Yenidünya düzeninde basın ve yayın aracılığıyla modernleşmenin yöntem ve ölçüsü belirlenip beyinlere subliminal pompalanarak geriye sadece bir takım latif ve ince mevzular kalır. Özlen duyulan amel, tevazu, sabır, kanaat, güzel ahlak, sukut, arkadaşlık, samimiyet, hayır hasenat yok olmaya yüz tutularak insanlar arası alt, orta, üst tabirleri kullanılmaya başlanmıştır ki böylece yeni yeni sınıflar sosyal tabakalar oluşturularak sosyal, kültürel özensizlikler baş gösterir.

Bizlerin zikredilecek gerekçelerle kesintiye ve zaafa uğratılmadan güncellenecek acil yeni eğitim metotlarına ihtiyacımız vardır. Düşünce kuruluşlarının “Think Tank” doğru ve gerçekçi tezlerle hayata geçirilerek akademik seviyede liyakatli uzmanlarla günümüz insanının anlayabileceği görevli kurum, kuruluşların ve gençlerin kullandığı sosyal medya dediğimz facebook, instagram, twitter, whatshap, messenger vb. araçları da kapsayan projeler üretilmelidir.

Eğer bunları biz yapmazsak yapanların maşası oluruz. Sağlıklı ve dengeli toplumlar oluşturmak isteniyorsa eğer alanında çekirdek kadronun oluşturularak yaygınlaştırılmasıyla ticari, siyasi ve dünyevi amaçlar edinmemekle mümkündür.

Volkan Yaşar BERBER