logo

DÜNYA NEREYE DOĞRU GİDİYOR?

Mustafa K. Topaloğlu

Mustafa K. Topaloğlu
topaloglumustafa@hotmail.com
DÜNYA NEREYE DOĞRU GİDİYOR?

Teknolojinin, rahatın ve konforun her çeşidini sınırsızca yaşıyoruz. Bir tarafta ”felaket tellallığı” yapanlar, diğer tarafta “haline şükredenler…”

Günümüzde, “Sevaplarla-günahlar” birbirine karışmış durumda. Herkes yaptıklarını haklı görebilmek için kendine göre bir kılıf uyduruyor. İnsanların “karakteristik kimliği” değişmiş durumda. Kim haklı, kim haksız belli değil.

Dünya bir taraftan “iklim değişiklikleriyle” kabuk değiştirirken bir taraftan da “savaşlarla sarsılıyor.” Dostluğun yerini düşmanlıklar, çiçeklerin ve güzelliklerin yerini bombalar ve katliamlar almış. Kimsenin kimseye “eyvallahı” yok. Varsa yoksa “güç mücadelesi.” Varsa yoksa “refah ve saltanat mücadelesi.”

Dünya hızlı bir şekilde değişiyor ve gelişiyor

Dünya bir yerlere doğru gidiyor ama ne istikamet belli, ne de amaç belli. Bir yerlere doğru gidiyoruz ama nereye gittiğimiz belli değil. “Bu değişim ve gelişimle” birlikte, olaylar aniden peş peşe ve çok hızlı bir şekilde gelişiyor. Buna karşılık değişim ve gelişmeler karşısında çok hızlı hareket edemeyen ve uygun politikalar üretemeyenlerin her geçen gün işleri daha da zorlaşıyor.

Yemede, içmede, eğlencede, dilde, konuşmada, her şey “benzeşiyor veya tekleşiyor.” Yaşam biçimleri gittikçe aynılaşıyor. Bunların yanında dünyamız da kendi “dengelenme ve temizlenme” sürecinden geçiyor.

Seller tayfunlar, tsunamiler, depremler, kasırgalar, sıcak hava dalgaları, heyelanlar, kuraklıklar, volkan patlamaları ve başka doğal afetler korkunç bir şekilde yaşanıyor.

Bilim adamlarına göre, son yıllarda artan doğal afetler nedeniyle yaşanan felaketler, “nükleer savaşlardan” daha tehlikeli duruma geldi.

ABD’ de yapılan araştırmalarda dünyanın gidişatını ve doğal afetlerin korkunç boyutlarını enine boyuna tartışıyorlar. Doğal afetlerin ve diğer felaketlerin başında ABD geliyor. CRED tarafından açıklanan rakamlara göre son on yıl içerisinde “dünya genelinde yaşanan 3 bin 852 doğal afet sonucu, 780 binin üzerinde insan yaşamını yitirdi.” Söz konusu doğal afetlerden etkilenenlerin sayısı ise “2 milyarı” geçti. Maddi kayıpların ise en az 960 milyar dolar tutarında olduğu ifade ediliyor. Sıcak hava dalgaları, ABD’de yaşayanlar arasında en çok ölüme neden olan doğal afet sonucunda ortaya çıkmış. Geçmişteki “sıcak hava dalgaları nedeniyle 10 bin kişinin öldüğü” hesaplanıyor. Küresel ısınmayla şehirler daha sıcak bir hale geldikçe yazın elektrik sistemi klima kullanımından dolayı oluşan yüklenmeleri kaldıramıyor. Bu da yaşlı nüfusun erken hasadı anlamına gelen ölüm riskini artırıyor.

Çin’in Sincan bölgesinde 2008 yılında meydana gelen depremde 87 bin 476 kişi hayatını kaybetti. 2008 yılında Myanmar’da yaşanan Nergiz Kasırgasında 138 bin 366 kişi öldü. 2005 Pakistan depreminde 73 bin 338 kişi yaşamını yitirdi. Son 30 yılda tayfun, siklon, kasırga gibi hava olaylarının arttığını söyleyen uzmanlara göre torunlarımızın daha tehlikeli bir dünyada yaşayacağı bir gerçek.

Dünya’nın daha da ısınacağı söyleniyor

2003 yazında Avrupa genelinde 15 bin kişi sıcaktan öldü. Bu gidişle bazı ülkelerde nehirler taşacak, bu yaz Avrupa’nın doğusunda yaşananlara benzer bir şekilde sel suları hâkim olacak. Britanya Meteoroloji Merkezi’nin bir modeline göreyse 100 yıl içinde Amazonlar ölecek, kutuplardaki buzlar tamamen eriyecek.

2004 yılında Hint Okyanusu’nda yaşanan ve birçok Asya ülkesini vuran tsunami, söz konusu dönemde en fazla can kaybına yol açan doğal afet olarak kayıtlara geçti. Tsunami sonucu 226 bin 408 kişi yaşamını yitirdi.

Son dönemlerde de ülkemizde de büyük felaketler yaşanıyor. Bunlar organizeli olduğu kadar, doğal afet şeklinde de olabiliyor. Karadeniz’de yaşanan “sel felaketleri,” tamamıyla doğal afetlerin bir sonucudur.

Ege ve Akdeniz bölgelerindeki yangınların doğal mı, sabotaj mı oldukları kesin belli değil?

Korona virüs olayı başımıza büyük bir bela. Sade bizim değil Dünyanın başına bela.

Şunu kesin biliyoruz. Doğal veya sabotaj olaylar; “sebep- sonuç” ilişkilerine göre gerçekleşiyor.

Hiçbir şey boşuna değildir, hepsinin bir karşılığı, bir nedeni vardır.

Şimdi soruyoruz.

Dünya nereye doğru gidiyor?

Yoksa gezegenimizin sonu mu geliyor?

Mustafa K.TOPALOĞLU

637 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Savaşın Namussuzu Olur mu Demeyin!

    30 Nisan 2024 Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Köşe Yazıları, Sivil Toplum, Siyaset, Tüm Manşetler

    Bir tarafta; Almanlar-Naziler tarafından evinden yurdundan edilmiş, türlü işkenceler çekmiş, aç susuz bırakılmış, tüm özgürlüğü ve insanî hakları elinden alınmış Yahudi bir halk, diğer tarafta* ise Yahudiler tarafından aynı zulme uğrayan Müslüman bir halk var. Zulmün zihniyeti ve amacı aynı fakat kişiler farklı. Sadece tarih tekerrürden ibaret ediyor ve değişen tek şey zaman, millet, ırk ve din. Değişmeyen yegâne şey ise mazlumların ve gücü yetmeyenlerin çektiği acılar ve ellerinden alınan hayatlar. Bu bir savaş değil; bu nedenle kazanan...
  • Şehidin Makberi Göklerdir

    26 Mart 2024 Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Kağıthane, Köşe Yazıları, Siyaset, Tüm Manşetler

    Tevrat Hz. Musa'ya, İncil ise Hz İsa’ya indirilmiş ilahi kitaplardır fakat yıllar içerisinde Musa'nın ve İsa'nın dinleri bozulmuş, kitapları deformasyona uğratılmıştır. Yani iki kitapta insan eliyle değiştirilmiştir. Şu an piyasada yüzlerce farklı çeşit İncil ve Tevrat var ve her birinin içeriği diğerinden farklıdır. Hiç bir ilahi kitapta, insanı da geçtim, hiç bir canlının, hele de bir masumun öldürülmesi emredilmez, tavsiye edilmez. Kur'anı Kerim bunun için var ve kıyamete kadar İslâm dini ve Kur'an-ı Kerim teminat altındadır ve nihai ...
  • Haksız Hukukun Kanlı Elleri

    13 Aralık 2023 Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Köşe Yazıları, Kültür Sanat, Tüm Manşetler

    Zulüm ile kendi "haksız hukukunu" sağlamaya çalışan İsrail, hem kendi halkına, hem Dünya'ya ne kadar rezil, ne kadar acımasız hatta nasıl gaddar ve kalleş olduğunu her fırsatta gösterdi utanmadan. Sanmasınlar ki zalimlik ile âbâd olurlar! Neyi kurtarmaya çalışıyorlarsa bilsinler ki ilk önce ondan olurlar. Ve elbet mazlumun sahibi Allahtır. Bir gün kimin kimde ne hakkı varsa Allah (c.c.) herkesin hakkını iade edecektir. Gerek bu dünyada gerek ahirette. Hainlik ve gaddarlık ile zafer kazanılmaz bunu er geç anlayacaklar ya ahirette y...
  • Bir Yerlerde Birilerine Hep Yazık Oluyor

    08 Ekim 2023 Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    İnsanın her şeyi, layıkıyla hak ettiğini yaşadığı bir hayat yok.Bir yerlerde birilerine hep yazık oluyor.Bir yerlerde hep birilerinin hakkı çiğneniyor.Bir yerlerde hep birileri istemediği şeylere mecburen katlanıyor.Yaşamak güzel ama birileri bunu hep zorlaştırıyor, kendilerine de bize de! Olan olur üzülürsünüz, içiniz burkulur ama anlamazlar hislerinizi, anlamazlar gerçekleri.Boşuna anlatmakla heba etmeyin kendinizi. Aynı yere aynı pencereden bakmak, aynı şekilde görmek demek değildir. Gözle görülen aynıdır da gönüllerin gördüğü bamba...