logo

İLKSAN’da Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak

İLKSAN’da Hiçbir Şey Eskisi Gibi Olmayacak

Bir dostum muhabbet esnasında “Allah’tan gelenle, sandıktan çıkan başım üstüne” demişti.  Ne kadar da manidar bir söz! Seçimle görev verilen kurumların bu sözden alacağı önemli derslerin olduğu ortada.  Her birimiz biliyoruz ki, İLKSAN, türlü bahaneler üreterek delegenin önünden sandığı defalarca kaçırdı. İLKSAN yönetimi, elbette bunu tek başına yapmadı. Bunu da biliyoruz. Yargıya taşıdığımız, kaçacak yer kalmayınca da seçimleri yapmak zorunda kalan İLKSAN’ın ve destekçisi malûm sendikanın ruh halini,  hafta sonu yapılan seçimlerde hep birlikte izledik. Seçimleri yönetecek divan, istedikleri şekilde teşekkül etmeyince, ayarları bozuldu. Genel Sekreterimiz Talat Yavuz’un ifadesiyle “Seçimleri, yönetim, divan ve noter üçgeninde yöneten” bir anlayıştan da bu beklenirdi.

İLKSAN ile ilgili öteden beri “Sandık sandığınız gibi değil!” diyoruz. Meğer, sözümüzde ne kadar da haklıymışız. Divan demokratik olunca, verilen önergelerin görüşülerek karara bağlanması da seçimlerde öyle olacaktı. Eğitim Bir Sen delegeleri tarafından verilen önergelerle, İLKSAN üyelerinin zorunlu aidatlarının hukukunu korumak adına, Yönetim Kurulu başkanı maaşı -ki memuriyetten kaynaklanan maaşını almaya devam etmektedir- 7 asgari ücretten 4 asgari ücrete, Yönetim Kurulu üyeleri 5 asgari ücretten 3 asgari ücrete, Denetleme Kurulu Üyesi ise 4 asgari ücretten 2 asgari ücrete düşürüldü. En az seçimlerin sonucu kadar önemli bu kazanım, İLKSAN tarihinde devrim niteliği taşımaktadır. Vakti zamanında Başbakan Demirel’in “Verdimse ben verdim” dediği, arpalığa çevrilen bu sandığın gelirleri, yapılan bu değişiklikle -yönetim kurulları için- artık bir rant vesilesi olmaktan çıkarılmıştır.

Bizi, subliminal mesajlarla kapalı kapılar ardında pazarlık yapmakla suçlayan malûm sendikanın genel başkanı önce aynaya bakarsa iyi olur. Hani iki kör, köfte yerken biri diğerine “Köfteleri çift çift yeme!” diye uyarınca; ötekisi, “Sen kör değil misin? Nereden biliyorsun?” der. Bizimki pişkin pişkin; “Ben öyle yapıyorum da…”  der. O yüzden -derdimiz polemik olmasa da- sayın başkana bazı gerçeklerin altını çizmek ve tarihe kayıt düşmek için bazı soruları sormamız gerekiyor:

-İllerde yapılan seçimlerde hangi sendikalarla işbirliği yaparak Eğitim Bir Sen’e karşı ittifak kurdunuz?

-Delege sayınızdan fazla 4 oy alarak yönetime nasıl seçildiniz?

Sözün başında dediğimiz gibi biz “Sandıktan çıkana” eyvallah demesini bilen bir anlayışı temsil ediyoruz. Evet, seçimler oldu ve 1 oy farkla bir üyemiz yönetime girdi ve 2 üyemiz ise burun farkıyla seçilemedi. Sandıktan çıkan budur ve elbette başımızın üstünde yeri vardır.

İLKSAN’da bundan sonra hiç bir şey eskisi gibi olmayacak. Artık “surda bir gedik açılmıştır” Yönetim kuruluna giren bir arkadaşımız ile sandık üyesi eğitim çalışanlarının birikimini korumak ve sandığı, anlamı “borç para verme, ödünç para” ikraz yöntemiyle, bankalardaki faiz oranından daha pahalı para satan faizcilikten vaz geçmesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.

Haydi bakalım; başlıyoruz!

İdris Şekerci
Eğitim Bir Sen İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı

Etiketler: » » » » » » » » » » » »
235 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.