İNSANIN BİR DURUŞU OLMALI

İnsanın bir fikri, bir çizgisi, bir anlayışı, bir davası ve bir duruşu olmalı. Doğruya doğru, eğriye eğri diyebilecek bir kişiliği ve kimliğe sahip olmalı. Menfaati için alçalan, üç kuruş için her kılığa giren biri olmamalı. Zorluklar karşısında dahi kişiliğinden taviz vermeyen dürüst biri olmalı. Olayları saptıran, dolambaçlı davranışlar içinde olan biri olmamalı.

Sevdiklerini yalandan değil, yürekten, içinden gelerek ve samimi sevmeli. Nerede durduğunu, kimin yanında olduğunu açık ve net olarak göstermeli. Ne savunduğunu, neyin karşısında olduğunu net olarak ortaya koymalı. Savundukları karşısında yılmadan, bıkmadan sözü ile özü bir olmalı. Nerede durması, nerede konuşması, nerede susması gerektiğini bilmeli.

Bu dünyaya nereden geldiğini, nereye gideceğini, ne için yaşadığını bilmeli. Konuşmasıyla, tavırlarıyla, kıyafetiyle, duruşuyla, asil ve asaletli biri olmalı. Dost, düşman, arkadaş, iyi ve kötü kavramlarının ne anlama geldiğini bilmeli. Ayrımcılık, bölücülük, tefrikacılık, şuculuk-buculukla işi olmamalı. Yalanla-dolanla, sahtekârlıkla, kandırmacılıkla, üçkâğıtçılıkla işi olmamalı.

Parayı, çıkarı, makamı, şöhreti, malı-mülkü kişiliğinden önde tutmamalı.  Varlık sahibi olduğunda, şan-şöhrete, dün ne ise, bugün de aynı olmalı.  İnandığı ve doğru bildiği yoldan ne olursa olsun hiç taviz vermemeli. Eğilmeden, bükülmeden, el-etek öpmeden duruşuyla onurunu korumalı. Dini bir hayatı olmadığı halde, dindar gözükerek istismarcı olmamalı.

İnsan seviyesini, sınırlarını, fıtratını, duygularını, kendini ve haddini bilmeli. Kendine, ailesine, kardeşlerine, arkadaşlarına ve büyüklere saygılı olmalı. Vicdanı sorumluluk taşımalı, kendisi için istediğini, başkaları için de istemeli. Helâli-haramı, sevabı-günahı,  faydalıyı-zararlıyı bilmeli ve yaşamalı. Körü körüne birine, bir guruba, bir takıma, bir partiye bağlanmamalı.

Sokak lambaları gibi dimdik, güneş gibi topluma ve insanlığa ışık vermeli. Dinini diyanetini öğrenmeden önce ahlaklı ve erdemli olmayı öğrenmeli. Yaşantısıyla, duruşuyla, hayat çizgisi ile istikameti belli olmalı. Öğrendiklerine, duyduklarına, gördüklerine kendinden bir şeyler katabilmeli. İnsani ilişkilerde aklı ile kalbi arasında bir bağ kurarak hareket edebilmeli.

Kişiliğinden, inancından taviz vermeden değişime ve gelişime açık olmalı. Topluma, insanlara, canlı ve cansız bütün varlıklara bir yararı olmalı. Bugünü yaşarken, geçmişi de bilmeli, tek boyutlu değil çok boyutlu olmalı. Bu geçici dünya için çalıştığı kadar, öteki dünya için de hazırlıklı olmalı. İyi ve kötü davranışların günün birinde mutlaka karşısına çıkacağını bilmeli.

Bir insanın prensipleri, ilkeleri, tutarlı davranışları ve kırmızı çizgileri olmalı. Kadın kadın gibi, erkek erkek gibi davranmalı. Ne kimseye eğilmeli, ne de kimsenin eğilmesine müsaade etmeli?

Asaletiyle, edebiyle, dürüstlüğüyle ve sözünün eriyle örnek biri olmalı. Hulasa bir insanın sağlam karakteri, olgun kişiliği ve dik duruşu olmalı.

Mustafa K.TOPALOĞLU

Etiketler: İNSANIN BİR DURUŞU OLMALI » Mustafa K.Topaloğlu » Mustafa K.Topaloğlu eserleri » Mustafa K.Topaloğlu kimdir » Mustafa K.Topaloğlu köşe yazıları