logo

Kayıp, Göçmen ve Mülteci Çocuklar

Kayıp, Göçmen ve Mülteci Çocuklar

Birleşmiş Milletler (BM) çocuk hakları sözleşmesinin 22. Maddesine göre; bir ülkeye giren çocuklar o ülkenin çocukları ile aynı hak ve özgürlüğe sahip olması gerekir.

Neden insanlık kendisi için hoş görmediği şeyi başkası için hoş görmektedir? Neden insanlık sus pus olmuş ve tüm dünyada olan bu insanlık dramını göz ardı etmektedir? Neden kendileri bir eli yağda iken bu mazlum çocuklara kötü muamele ve onları bir hiç olarak görmekte ve algılamaktadır? Neden Neden Neden?

Süper güç olan ABD, Çin ve Avrupa birliği gibi diğer devletlere çok büyük vebal ve sorumluluklar düşmektedir.

Değişik istatistiklere göre 2015’te Almanya’da 6000 sığınmacı çocuk kaybolmuş, 2018-2020 arasında tahminen 18.292 çocuk aynı şekilde kayıptır. Verilere göre bu çocuklar, Afgan, Fas, Cezayir, Eritre, Suriye vs uyrukludur.

Almanya 7.806, İtalya 5.775, Belçika 2.642, Yunanistan 2.118, İspanya 1.889 ve İsviçre 944 kişi ile en çok kayıp çocuk olan ülkelerdir.

Gün geçtikçe artan kayıp mülteci ve göçmen çocuk sayıları, çok ciddi bir problem olmakta. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) verilerine göre 79,5 milyon zorla yerinden edilmiş kişinin yaklaşık 30-34 milyonu (%38-43) 18 yaşından küçük korunmaya muhtaç çocuklardır. Bu çocukların önemli bir bölümünün de refakatsiz olduğu belirtilmektedir. Başka bir deyişle Europol’ün hazırladığı raporda, 2016 yılında Avrupa’da 10.000 çocuğun kayıp olduğu belirtilmektedir. Bu rakamlar belki de tutulamayanlarla beraber çok çok daha fazladır.

Peki, şengen vizesi olmadan bir kuş dahi bu ülkelere giremez iken nasıl oluyor da bu kadar çocuğumuz ortadan kayboluyor veya ABD gibi bir ülkede nasıl bu kadar çocuk takip edilemiyor?

Tüm İşçi ve Aileleri Koruma Komitesi ne iş yapar?

Birleşmiş Milletler’de 9 Aralık 1948’de “soykırımın önlenmesi ve cezalandırılması” kabul edilmiştir. Mültecilerle ilgili hukuki durum Cenevre’de 28 Temmuz 1951’de imza altına alınmıştır.

Çocuk hakları konusunda 1924’te Cenevre bildirisi yayınlanmış ve kabul edilmiştir.

1959’da BM teşkilatı çocuk hakları bildirisi yayınlamıştır. ABD’de 2020 ve öncesi sınırda gözetim esnasında ailelerinin elinden alınmış 10.000 çocuk var, bunlardan 1.475 çocuğun yerinin tespit edilemediği görülmüştür.

Floras Anlaşması diye ortada bir anlaşma var. “Sınırda aile ve çocuklar birbirinden ayrılmakta ve ortada bir karadelik oluşmakta.” BM çocuk ajansına göre 2021 başından bugüne kadar ABD’ye gelen göçmen sayısı 9-10 kat artmış, 350’den 3500 e kadar çıkmıştır. Bu göçmen çocuklar Goatemela, Honduras, El Salvador ve Meksika’dan gelen çocuklardır. Bu sayı ABD ve Avrupa bilgileridir. Dünyada diğer kayda geçmeyen veya konu edilmeyen başka ülkeler de var.

Çin’deki Uygur Türklerine yapılanlar; çoluk çocuk demeden tutuklamalar, evlere aileyi bozucu Çinliler yerleştirmeler, çocuklara yönelik kültür emperyalizmi uygulamaları gün be gün artmaktadır.

Maalesef kaybolan bu çocuklar suç örgütlerinin ellerine düşmekte, insanlığa uymayan fuhuş, hırsızlık, taciz, şiddet vb. saldırılara uğrayabilmektedir. Kim bilir daha nerde nasıl kullanılmaktalar!

Bizim inancımız ve uygulamamızda şu iki esas yer almaktadır;

1- Hayat hakkı: İnancımızın bize yüklediği sorumluluk tüm insanlara, hem inananlara hem de gayrimüslimlere yaşam hakkı vermektedir, hem de eşit olarak.

2-Neslin ve devamının korunması hakkı: Neslin devamının ve sağlıklı yetişmesinin korunması inancımıza göre çok önemli yer tutar. Bu şekilde nesli ve devamını korumak, temiz bir insan topluluğu yetiştirmeyi hedefler.

Toplumun geleceği için fuhuş, zina, gayrimeşru ilişkileri vs. yasaklayarak önlem alır. Ülkemiz bu konuda çok iyi çalışmalar yapmış ve yapmaktadır.

2013-2017 yılları arasında Türkiye Çocuk Hakları Strateji belgesi ve eylem planı hazırlanmıştır. 2017-2023 Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Koordinesinde “çocuk işçiliği ile mücadele” ulusal programı, 2014-2019 arasında “çocuk koruma hizmetlerinde strateji belgesi” hazırlanmıştır.

UNICEF’te çocuk haklarına dair sözleşmenin 43. maddesine göre “çocuk hakları komitesi” var ve bu komitenin dünyadaki çocuk haklarını izlemesi gerekmektedir.

Peki, bu konuda yapılabilecek şeyler nelerdir:

1- Dünyada çocuk göçmenlerle ilgili duyarlılık arttırılmalı,

2- STK’ar vasıtası ile bu konuyu kamuoyuna taşımalı ve tanıtmalı,

3- Ülke olarak yeni paktlar oluşmasına ve bu ülkelerin örnek model çalışmasına geçmesi sağlanmalı,

4- Sadece BM’ler ile bağımlı kalmamalı,

5- Sosyal medyada göçmen çocuklarımızı korumalı ve bağrımıza basmalı,

6- 23 Nisan’da yaptığımız gibi göçmen çocuklarla ilgili farkındalık oluşturmalı,

7- Bu çocuklara sahip çıkarak, art niyetli insanlardan sahipsiz çocukları korumalı,

8- Dünyadaki kayıp her bir çocuğun neden niçin kaybolduğuna dair raporlama yapılmalı ve takipçisi olunmalı,

9- Raporlamaların sağlıklı yapılmasını sağlamalı,

10- Kimsesiz ve göçmen çocuklara sevgi ve saygımızı arttırmalı,

11- Kaybolan göçmen çocuklara sanki bizim çocuğumuz kaybolmuş bilinciyle hareket duyarlılığına sahip olunmalıdır.

Her ülkedeki Interpol, Europol, Frontex, Kızılay ve Kızılhaç gibi resmi ve teknik örgütler çok iyi çalışmalı hatta yeni ek birimler de bu konuda gerekirse devreye girmelidir.

“Bir insanı kurtarmak tüm insanlığı kurtarmak demektir” bilinci ile çalışmalar yapmalı ve neticesini almak için uğraşlar vermeliyiz.

Tarihte nice güzel oluşumlara ve hadiselere örnek olmuş bir milletiz. Yıllardır 4,5 milyon göçmen kardeşlerimize bağrımızı açtık ve açmaktayız.

Dünya’da sıfıra inecek bir kayıp çocuk aritmetiği görmek arzusu ve dünyaya örnek olan bir ülke olmak ümidiyle.

Fethullah FAKIOĞLU

578 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.