Kürtler Ayrı Bir Irk Değil, Kürt Türkleridir

Bu sabah haberleri dinledim, gündem yoğun ve bulanık! İnsanımız gibi ben de yorgun ve endişeliyim. Malum deprem ve sonrası büyük acılar, ardından siyasi gündem.

Bunca kargaşa arasında yine kitaplarına döndüm. Elimde okuduğum dört ayrı kitaptan birini seçerek, kaldığım yerden okumaya başladım. Kitap “Bilinmeyen Tarih ve Türkler” adlı bir araştırma kitabı. Bölüm olarak Uygur tarihindeyim. Bu bölüm başında şu yazı ile başlayan bir paragraf vardı; “Üstün insan öteki insanlara saygı gösterir, o zaman dünyanın dört bucağında oturanlar onun kardeşi olur…”- Konfüçyüs

Bu mottanın bugünkü insanlık için önemi, hiç tartışmasız bir gerçektir!

Yazınız devamında; Eski Çin tarihinde Hunların soyundan gelen Avarlar yahut Uygur Türklerinin ileri Çin Hanedanlığı dönemleri, coğrafyalara oldukça yaygınlık gösterdiği anlatılır. Bu asırda tüm Türk Oymaklarını bir araya toplayan ve büyük Uygur Devletinin sınırları; Çin ve Ural Altaylardan başlayıp Hazar Denizinin etrafından Kafkasya’dan aşağıdaki Anadolu topraklarından ta Bizans sınırında son bulur.

Burada karşıma bir bölüm çıktı ve yazımın başlığını buraya atfen yazdım.

Anadolu ve Van Tarihi ile Kürt Türkleri hakkında incelemeler yapan Süleyman Sabri Paşa konuyla ilgili bölge için özetçe şöyle der: “M.Ö 19. yüzyıldan M.S. 363’e kadar Roma İmparatorluğu ile Part Türkleri arasında zaman zaman çekişmelerin devam ettiğini, bölgelerde kâh partların kâh Sasanilerin veya bazen de Romalıların elinde yer değiştirdiğini görmekteyiz.

İşte bu asırlarda Asya kökenli Alan Türklerinin tarih sahnesine girdiğini görmekteyiz. Onların Doğu Kafkasların Hazar Denizinin batısındaki Derbent Boğazından geçerek Medya topraklarına girdiklerini, bu devirde yöre halkının kendi reisleri idaresinde ve bağımsız bir şekilde varlıklarını rahatça sürdürdüklerini öğreniyoruz.

Özetlemek gerekirse bu coğrafyalardaki Türk birliğinin varlığını kurmaya çalışan ve diğer Türk beyliklerini de teşvik edenlerden geri kalmayan Haltiler aslında Urartulardan başkası değildir” diye açıklamalar ve belgeler veriyor.

Bu tarihi bilginin bence önemi şudur:

Bundan yüzlerce hatta binlerce yıl önce de bölge halkından olan Kürtlerin bir Türk Oymaklarından olduğu hakikatidir. Uygur tarihini inşallah bir gün yazmaya çalışacağım. Beni bugün heyecanlandıran kavram ise “Kürt Türkleri” kavramıdır. Biz niçin bu kavramı kullanmıyoruz? Niçin!

1860 yılında Vatikan’ın emri ile gelen Mario Garzoni adlı misyoner papazın 18 yıl Diyarbakır’da yaşayıp öğrendiği Kurmanci Kürtçesi üzerine yazdığı sözlük ile başlayan Batı Emperyalizmi strateji oyununa geliyoruz. Onlar, Kürtler ayrı bir ırk dedikçe biz de hayır bunlar Kürt Türkleri neden demiyoruz!

Nasıl Uygur Türkleri, Hazar Türkleri, Azeri Türkleri ve diğer boylar için bu kavramı kullanıyorsak. Biz de artık Kürtler ayrı bir ırk değil, onlar Kürt Türkleridir demeliyiz!

Eğer aklımızla, bilgimizle, ilmimizle, inancımızla, kardeşçe hareket edebilirsek bu üç yüz yıllık planı bozabiliriz.

Daha önce de yazdım. Aksi olsa idi bin yıllık bu yakın tarihte ne kader paylaşımı yapardık. Ne de ailelerin birlikteliği olurdu.

Kürt ve Türk dil bilgisi anlamında lütfen düşünün. Okunması bile ters ve düzden. Böyle bir tesadüf veya anlam olabilir mi?

Bugünden itibaren tüm siyasi ve karar alıcalar lütfen “Kürt Türkleri” kavramı kullansın. Varsın birileri itiraz etsin. Onlar üç yüz yılda buralara gelmişse, biz de otuz yılda bu oyunu bozalım. Kahrolsun ve yıkılsın tüm emperyal oyunlar!

Allah (c.c.) bu milletin ve devletin daim yanında olsun inşallah. Amin.

***

Süleyman Sabri Komutan kimdir?

Süleyman Sabri, Türk asker. 1873, Manastır, Kuzey Makedonya doğumlu. 1885 yılında girdiği Harp Okulu’ndan 1889 yılında mezun oldu. 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı, Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşları ve I. Dünya Savaşı’na katıldı. 4 Mayıs 1921 tarihinde Anadolu’ya geçerek Türk Kurtuluş Savaşı’na katıldı. 31 Ağustos 1930 tarihinde kendi isteğiyle emekli oldu. 3 Kasım 1941’de İstanbul’da vefat etti. Eseri: Van tarihi ve Kürtler

Katıldığı Savaşlar:1897 Osmanlı-Yunan Savaşı, Trablusgarp Savaşı, Balkan Savaşları, 1. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı

Necati YÜZÜAK