logo

Şanlıurfa Gerçekleri

Şanlıurfa Gerçekleri

İçimiz yanıyor Urfa. Şanlıurfa kendine hizmet etmek için göreve gelen makam sahibi idarecilerini maalesef denetleyemiyor. Bu denetim hem merkezi idarenin görevi hem milletvekillerinin görevi hem de sivil çalışan STK’ların görevi. Adamlar kendilerini denetleyen olmayınca bildiğini okuyor.

Neden denetlenmiyor diye sorsanız, Merkezi idare işi vekillere bırakıyor, vekiller de kendi atadıklarını denetleyemiyor. STK’lar ise zayıf, sesini çıkaramıyor.

Şanlıurfa’nın yerel kültürü olan şarkı türkü ve köylülük, bizim zaten tanıtımını yaptığımız bir kültür hazinesi bunun dışında maalesef çıkamıyoruz çünkü üreten kafa endüstriyel kafa yeteri kadar Urfa’da yok. Üreten ve istihdam eden kafa da çok umur etmiyor kendi işine bakıyor.

Son yıllarda Urfa’da bir atılım oldu Bu bir gerçek, Zeynel bey gerçekten uğraş veriyor, yeterli mi yok tabii değil.

Ağaçlandırma ve yeşillik Urfa’nın en kötü kaderi.

Faruk Çelik Bey Bursalı olduğundan Urfa’ya ilk geldiğinde bu memlekette ağaç yok deyip büyük bir kampanya başlatmıştı fakat şu anda unutuldu gitti.

Urfalıların yaşadığı eski Urfa sokakları yeteri kadar bakıma alınmıyor, daha dün bile yerel bir gazetede Urfa’nın eski evleri habire yıkılıyor diye haberler çıktı. Urfa’nın eski mahallelerin çok güçlü alan yönetimleriyle denetlenip takip edilip korunması gerekiyor ve tamir edilmesi gerekiyor. O evlerde yaşamış eski Urfalılar göç edince çoğunda şu anda mülteciler kalıyor.

Şanlıurfa OSB 5. Bölge teşvik bölgesi diye yatırımcılar tarafından özenle takip edilen bir bölge olarak talebi devamlı artıyor.

Halilür Rahman mıntıkası hala daha UNESCO Dünya miras listesini alınmadı. Bu da hepimizin kabahati.

Semavi dinlerin atası Ceddül Enbiya Hz. İbrahim’in doğduğu ve devrim yaptığı bölge, dünya mirasına giremiyor. Habire kutsallığı bozunca UNESCO’da bunu kabul etmiyor.

Harran bölgesi ve Harran buğdayı UNESCO tarafından yine tarımın kutsal bölgesi olarak koruma altına alınmalı. Harran harabeleri, habire betonlaşıyor.

Karacadağ Bir efsane fakat yeteri kadar değerlendirilemiyor.

Urfa’dan çıkmış Urfalıların Urfa’ya katkısı sadece Ramazan’da oluyor, yatırım mahiyetinde pek bir şey görünmüyor.

Valiler siyasilerin emrinde ne bir demeç verebilir ne de birine eleştiri getirebilir.

Harran Üniversitesi hala daha tek başına ilme hizmet etmeye çalışıyor. İkinci bir üniversite hala daha hayal.

Sınır ilçeleri çok fakir, Suriye’de savaş var diye sadece kapılar kapatılmadı ayrıca duvarlar örüldü.

Ceylanpınar tarım üretme çiftliği müthiş verimli bir alan ve devlet oraya devamlı kaynak aktarıyor su yoktu geçmiş yıllarda. 500 küsür sondajlama ile su bulmak için kazıldı. Daha sonra da Mardin ovaları sulama projesi kanalı TİGEM sınırları içerisinden geçmeye karar verildi. Ben iyi biliyorum geçmiş yıllarda orada trilyonlarca lira zarar oldu hayvanlar öldü telef oldu her şeyi kapatıldı.

Fırat suyundan yeteri kadar istifade edemiyoruz. Havzasından istifade edemiyoruz. Halfeti Saklıkent turizmini Gaziantep bizden daha iyi kullanıyor.

Geçen hafta İl Milli Eğitim’in başına çok çirkin bir şaibede ismi anılan bir müdür atandı ve tüm STK’lar da ona hayırlı olsuna gitti.

Bize yiğit adamlar lazım!

Göbeklitepe, Karahantepe, Nevali Çori ve ve diğerleri…

Geçmişte bir Vali’ye “Karahantepe’de Kaçak kazılar yapılıyor bir bekçi atayınız” demiştim. Bana paramız yok demişti. Ama 4 tane makam aracı vardı.

Bugün Bozova, Akçakale, Viranşehir, Ceylanpınar, Hilvan ilçelerinde öyle fakir insanlar var ki inanamazsınız. Acınacak bir tablo.

Tabii ki gelişme de çok fakat Türkiye’nin ilk 10’una giren bir ilin çok daha ileri seviyede olması gerekir diye düşünüyorum.

“Söyletme beni Urfa söyletme” diyorum.

Saygılarımla

M. Sıtkı ALOĞLU

Etiketler: » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » »
268 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.