Son Dakika
Tarihçi, Akademisyen ve Yazar İlber Ortaylı, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda kabul edilen “Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” hakkında açıklama yaptı.
Ortaylı, teklifle ileri sürülen yeni maddelerin yeni yolsuzluk ve kaçamaklara sebep olabileceğini söyledi. Ortaylı “Çıkan kanunun vebali var. On binlerce insanın iş ve ekmek kapısını kapatıyorsunuz” dedi.
Yeni yolsuzluklara ve kaçamaklara neden olacak
Teklifle yapılacak değişikliklerin gerçekleşmesi mümkün olmayan şeyler olduğunu söyleyen Ortaylı, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Turist Rehberliği Meslek Kanunu, Meclis Başkanlığı’na sunulmuş. Bugünlerde de kanunlaşıyor. Bu teklifte ileri sürülen yeni yasaklar ve müeyyideler veya kurumlaşmalar hiçbir şekilde gerçekleşmesi mümkün olmayan, realist olmayan önerilerdir. Gerçekçi olmayan ve gerçekleşemeyecek ve bu yüzden tatbik edilemeyecek öneriler ise hiç şüphesiz ki yeni yolsuzluklara ve kaçamaklara neden olacak.
Şimdi bu değiştirilmeye çalışılıyor
Türkiye’de rehberler çok uzun zamandır kademe kademe verilen bir eğitimle işe başlarlar. 1950’lerde belediyelerde küçük bir rehber kursu açılmıştı, sadece İstanbul’da ve İzmir’de vardı. Ankara’da ilk defa 1963’te bir amatör tercüman rehber kursu açılmıştı. Gelişen Türkiye turizmi ki 1960’larda gelen turist sayısı 100-200 bin arasıydı, insanlara yeni ufuklar açtı. Yıllar geçtikçe artan turist sayısı rehberlerin sayısını artırdı. İlk başta ortaokul tahsili ve lisan bilmek yeterken zamanla tahsil derecesi yükseltildi. Nihayet rehber eğitimi 2-4 yıllık sürekli eğitime ve zorunlu lisana kavuştu. Şimdi bu değiştirilmeye çalışılıyor.
Rehberliğe dair özel derslere girmeden bu sistemi yürütmek mümkün değil
Bu kanunda benim bulduğum en büyük yanlışlardan biri sanat tarihi ve arkeoloji mezunlarının hiçbir eğitime tabi tutulmadan rehber olmalarıdır. Mihmandarlık geniş bir coğrafya, folklor, edebiyat ve asıl önemlisi tarih kültürü ister. Tarih kültürünü rehberlik özelinde bu kurumlar size veremezler, alanları itibariyle vermek zorunda da değiller. Türkler olarak zaten tarih ve coğrafyaya çok hakim değiliz. Rehberlerimiz arasında meslek merakı dolayısıyla bunu bilenlerin sayısı çok kabarık olmasa da var. Dolayısıyla yeni bir eğitim almadan, rehberliğe dair özel derslere girmeden bu sistemi yürütmek mümkün değil.
Lisan turizmin temel unsurudur
Güya rehberlerin Türkçe bilmeleri yeterli olacakmış. Daha sonra yabancı dile isterse birisi çevirecekmiş. Hangi turist grubu buna sabreder? Kimse seyahat vaktinden çalınsın istemez. Lisan turizmin temel unsurudur. Bırakınız bir tercüman rehberi, garsonun bile belli ölçüde lisan bilmesi gerekir. Şoförlerden İngilizce bilmelerini istediğimiz bir dönemde rehberler konusunda nasıl bu kadar rahat taviz veriliyor? Acaba sadece bir grup bu mesleğe dahil edilmek mi isteniyor? Bu sistem ancak SSCB ya da Çin’in eski dönemlerindeki ülkelerde olabilir. Kimin geldiği çok önceden belli olan, çok az turistin geldiği bir zamanda devletin kontrolünde nereye gideceği de belli olan turistlerin başına devletin atadığı birini koyarsınız. Yılda 40-50 milyon turistin geldiği Türkiye’de insanlara dil, tarih, coğrafya bilmeden, ilk yardım bilmeden rehberlik yapmak mümkün değildir.
Eski eserden çok doğayla ilgilenenler var
Otobüsün içinde rehbere gerek yokmuş. Turistler geçtiği bozkırı, ona farklı gelen ağaçları, çiçekleri, dağları merak edip soruyor. Sadece bu amaçla gelen topluluklar var. Eski eserden çok doğayla ilgilenenler var. Bu sorular otobüsün içinde de gelir, kahve içilen yerde de. Siz oraya rehber koymamakla nasıl tanıtıma zarar verdiğinizin farkında mısınız?
Turizm Bakanlığı bu konunun üzerine muhakkak gitmeli
Kanunda iyi gözüken maddeler turistlerin belli yerlere yönlendirilerek kazanç elde edilmesidir. Eskiden beri göz ardı edilen bu durum ülkemiz adına kötü hatıralara neden oluyordu. Bu işe alet olan rehberler kadar işyerleri de ceza ödemeli. Bu işe bazen turizm şirketlerinin de karıştığı söyleniyor. Bu durum da muhakkak incelenmeli. Turizm Bakanlığı bu konunun üzerine muhakkak gitmeli.
Ortaya çıkacak memnuniyetsizliği kim karşılayacak?
Çıkan kanunun vebali var. On binlerce insanın iş ve ekmek kapısını kapatıyorsunuz. Ortaya çıkacak memnuniyetsizliği kim karşılayacak, kim sorumlu olacak, bozulan huzuru tekrar yerine getirebilecek misiniz? Devlet huzur demektir, zor olan hayatımızda sükûnet istiyoruz. Bu gibi kanun teklifleri maalesef siyasete hiç katılmayan, siyaset dışı yaşamayı şiar haline getirmiş tercüman rehberler zümresinde bile bir huzursuzluk yaratıyor. Bunu da bilginize arz ederim” dedi.
İstanbul Rehberler Odası: Ülkemiz ve turizmimiz adına endişeli ve tedirginiz
14 Şubat 2024 Çarşamba günü, Beyoğlu Odakule önünde 6326 sayılı yasadaki değişiklik teklifine itiraz etmek için İstanbul Rehberler Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Çeliktaş bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Çeliktaş, “9 Şubat 2024 tarihinde milletvekilleri tarafından imzalanarak Türkiye Büyük Millet Meclisi Ulaştırma, Bayındırlık ve Turizm Komisyonu’na sunulan 6326 sayılı Turist Rehberleri Meslek Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun değişikliği teklifi ve yasa tasarısı içerisinde bulunan maddeler ile ilgili sadece mesleğimiz için değil ülkemiz ve turizmimiz adına endişeli ve tedirginiz” dedi.
Kanun tasarısı ivedi iptal edilsin
Hasbahçe Gazetesi olarak Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN’dan ve Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Nuri ERSOY’dan isteğimiz; Turist rehberliği mesleğinin doğasına, çalışma şartlarına ve standartlarına uygun olmayan, meslek kalitesini ve meslek itibarını ileriye götürmeye değil tam aksine geriletmeye yönelik bu kanun tasarısının ivedi iptal etmesidir.
Hasbahçe Gazetesi Özel Haber
Yorum yapabilmek için Giriş yapın.
BENZER HABERLER