logo

TÜRKİSTAN’ın Kayıp Aydınlanması-38

TÜRKİSTAN’ın Kayıp Aydınlanması-38

TÜRKİSTAN’ın Kayıp Aydınlanması-38

Ebu Ali El-Hüseyin İbn-i Sina

Bu hadiseler zuhur ederken Samaniler döneminin bir büyük yıldızı İbn-i Sina ortaya çıkmıştır. İbn-i Sina dünya bilim tarihinde en iyi “Tıbbın Kanunu” adlı eseriyle tanınmaktadır. Bu eser Avrupa tıbbının temelini atmış, Hint tıbbını da dönüştürmüştür. Batıdaki tesiri o kadar uzun sürer ki 17. asır gibi geç zamanlara kadar sürer. Robert BOYL’un ilk işi 6 Asır önce yaşamış İbn-i Sina’ya karşı çıkmakla işe başlamıştır. Bu mirasa karşı çıkıp onun ötesine geçmek istemiştir. Yine de birçok konuda İbn-i Sina’ya minnettar kalmıştır.

İbn-i Sina aynı zamanda felsefeye de çok büyük katkıları olmuştur. Yağ ile suyu karıştırır gibi ortak idrak zemininde Aristonun varlık ile ilgili öğretilerini, Neoplatoncuların daha ezoterik ve mistik nosyonlarını birleştirmişti. Ölümünden 2 Asır sonra Thomas Aguinas kendi öğretilerini meşrulaştırmak için ibni Sina’nın eserlerine sarılmıştır. Bu sayede Katolik kilisesinin kendisine ihsan ettiği “Doktor Agunias” unvanını kazanmıştır. Bugün birçok Müslüman ilahiyatçı İbn-i Sina’dan Aristo ve Farabi’den sonra 3. öğretmen diye bahsetmektedir.

İbn-i Sina 980 senesinde Buhara’nın 10 km kuzey batısında bulunan bir kasabada doğmuştur. 57 senelik hayatının ilk 32 senesinde Türkistan’da idi. Kalanını ise İran’ın batısında bu kentten o kente seyahat ederek geçirmiştir.

Yaşına göre çok olgundur. Öyle ki Buhara’dan ayrıldığında 22 yaşındaydı. Ve ilk iki kitabını çoktan yazmıştı. Allah vergisi bir kabiliyeti vardı.

Ama bununla beraber İbn-i Sina’nın aldığı eğitimin kapsamlılığı ve derinliği inanılmazdı. Bu sayede o dönemin her türlü entelektüel ve kültürel akımıyla tanışmıştı. Bunun içindir ki bugüne kadar hiç bir figürde olmadığı kadar çok bilgi bugüne intikal etmiştir. Gördüğü tahsil dönemin en iyisi olması sebebiyle Samani döneminin yıldızıdır.

Burada bir hakkı teslim etmek isterim. Samaniler öncesi Türkistan’a İslam’ı tebliğ için gelen Emeviler İslam’a geçmiş olan Türklere çok büyük işkence ve zulüm etmiştir. Ve çok büyük de bedeller ödenmiştir. Onların ardından oluşan bu samani devleti 90 yıl Türkistan coğrafyasının nefes almasını sağlamıştır. Bilinsin istedim.

Samanilerin kendileri gibi İbn-i Sina da Belh şehrinin önde gelen bir ailesiydi. Babası önceleri Baktriya’da vergi memuruydu. Daha sonra Harmaysan’a ardından Buhara’ya yakın mesafedeki Efşana’ya atanmıştı. Babasının işleri yoğundu. İkinci oğlu İbn-i Sina doğunca baba, oğullarının daha iyi eğitim alabilmesi için tayinini Buhara’ya yaptırır. Baba çok sık seyahat ederdi. Bu seyahatlere oğullarını da götürürdü.

On yaşına geldiğinde İbn-i Sina Kur’an-ı Kerim üzerine çalışmış. Uzun süreleri ezberlemiştir. Kıraat ilminde de uzmanlaşmıştır. O yaşta bile komşuları ona şeyh diye hitap ederlerdi. Bu eğitim ona ana dili Farsçadan sonra Arapçayı da çok iyi öğrenmesini sağlamıştır. İbn-i Sina’yı babası bir okulda sınıfta oturtmak yerine, Hintli bir tüccarın yanına vererek onun Hint sayı sistemini, matematiği, hesap ve cebiri öğrenmesini sağlamıştır. Bir plan dâhilinde yetişiyordu İbn-i Sina. Ticareti de çok iyi öğrenmişti.

Bugün buna yakın öğrenme sistemini Yahudi aileler uygulamaktadır.

Not: Yazısı dizisi devam edecek inşallah.

Necati YÜZÜAK

Etiketler: » » » » » » » » » » » » » »
898 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.