logo

Düşüncen Ne İse Sen O’sun

Mine GÜLŞEN

Mine GÜLŞEN
mine_2763@hotmail.com
<strong>Düşüncen Ne İse Sen O’sun</strong>

Her şey geçer, ama hiçbiri unutulmaz!

Çok zaman geçti, 
Yeniler eskidi.
Bazı eskiler değer kazandı,
Çoklar azaldı,
Azlar çoğaldı,
Eksikler tamamlandı,
Tam olanlar bölündü,
Giden gelmedi,
Gelen eski yerini bulmadı.

Ben mi?
İyiyim ama eskisi gibi değilim!

Tek başıma verdiğim savaşlar sayesinde, 
Ve hissettiğim yalnızlık duygusunun o öldürücü derinliğinde,
Acı çekerken tanıdım uzakların yakınlığını
Ve yakınım zannettiklerimin bana uzaklığını.

İşte o zaman öğrendim, insanın yaslanması
Ve inanması gereken kişinin sadece kendisi olduğunu.

Geriye ne kaldı derseniz, büyük yorgunluklar,
Affı mümkün olmayan kırgınlıklar
Ve “keşke hiç tanımasaydım” diye
Geçmişin antika sandıklarına bıraktığım insanlar kaldı. 
Geriye dönüp baktığımda kimseye muhtaç olmamanın
Ve tek başıma ayakta durmanın huzurunu yaşıyorum.

İnsanları tanımak için,
Önce onları zamana bırakmak gerekiyormuş,
Bu gerçeği de yeni yeni anlıyorum.

Evet,

Adım çoğu zaman yalnızlıkla, tavırlarım sessizlikle anılsa da,
Hiç kimse bu hâle nasıl geldiğimi,
Neden böyle davrandığımı anlamıyor, bilmiyor.
Herkes sadece sahnenin sonuna bakıyor.

Hayat bu değildi, insanlık bu değildi,
Ama ne yaparsın ki
Her şey gibi duygular da kötüye ve kötülüğe evrildi.
Fıtrat buna meyilli değildi ama insan onu da evirip çevirdi.

Bakıyorum da hayaller ayrı, gerçekler ise ayrı dünyalarda yaşıyor. 
Sonra hayat, insanı hepsinden vazgeçmeye mecbur bırakıyor.
Adına olgunluk, yalnızlık ve hayat bu işte diyorlar.
Her şeye zamanla alışıyor insan, her ne kadar alışmak istemesek de.

Başa gelen çekilir derler ya, o öyle değil aslında.
İnsana reva görülen ve katlanılandır yaşananlar.
Birilerinin kendi sorumsuzluğunu,
Rahatını ve bencilliğini sizin hayatınızın önüne koymasıdır,
Yaşamınızı sekteye uğratan ve sonunda çekilmez hale getiren.

Böyle olmamalıydı sanki çoğu şey.
Sanki yanlış gidiyor, sırf alışılageldiği için doğru sandığımız birçok şey.

Biliyorum; her şeyin başı akıldır ama akılda düşünceye tâbidir.

Akletmek başka, düşünmek başkadır.
Evvela akletmek, sonra düşünmek lâzımdır.
Herkes kendi düşüncesi nispetinde bir hacme sahiptir evrende.

Düşüncen ne ise Sen O’sun.
Yoldaşın kim ise yolunda odur.

Zira karga çöplüğe, bülbül güle götürür.

Mine GÜLŞEN

Etiketler: » » » » » » »
1013 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • Önce kanat taktılar, sonra onları kırdılar

    15 Nisan 2025 Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Köşe Yazıları, Soru/Yorum, Tüm Manşetler

    Bazen kör, sağır, hissiz ve unutkan olmak istersin.Bazen, bazı yerlerden geçmemiş, bazı insanları hiç tanımamış,Bazı şeyleri yaşamamış, bazen de dünyaya hiç gelmemiş olmak istersin.Sanırım henüz ölmüyoruz ama ne tezattır ki yaşamıyoruz da… Çok şey geliyor dilime, çok şey geçti içimden, gözümden.Sonra "neyse neyse” deyip içime atıyorum hepsini.Anlatsak da bir anlatmasak da.Olsa da boş olmasa da artık bazı şeyler. İnsansızlık çekiyoruz efendim, insansızlık.Tek ve onulmaz, kanayan yara; insansızlık.Sanırım bu kahır ve bu yalnızlık öldürecek...
  • El alem ne der diye yaşamak

    15 Nisan 2025 Aile, Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Köşe Yazıları, Sivil Toplum, Tüm Manşetler

    Yazılı ve sözlü kurallar hayatı idame ettirme ve sosyal bilinç açısından önemlidir fakat hangi bilincin ürünü olduğunu bilmediğimiz örf ve adetlerimizin de bir kısmına yazılı kanun gibi sıkı sıkıya bağlanmanın ne denli doğru olduğunu düşünmekte fayda var. Birkaç örnekle açıklamak gerekirse; - Yaklaşık 20 yıl öncesine kadar, yuva kuran genç kızlarımıza uygulanan tarife; Gelinliğinle gidiyorsun, kefeninle çık. Kocadır döver de sever de (başkasını da sevebilir) sen kocana sahip çık, yuvayı dişi kuş yapar. - Eve misafir geldiğinde el öpm...
  • Gayretsiz Tevekkül Olmaz

    16 Mart 2025 Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Onlarca duygunun, binlerce kelimenin arasında kendimizi kaybettiğimiz, kendimize teşhis koyamadığımız zamanlarda, okuduğumuz bir cümle gelir ok gibi saplanır kalbimize. Sanki bizden önce birileri bizim yaşadıklarımızı yaşamış ve bizim duygularımızı dile dökmüştür. Kalan bütün edebi cümleler o an için anlamsızdır. Öyle ki idrak kapanır düşünme, algılama, karşılaştırma yetisini kullanmak istemez insan. Çünkü kolaydır acımızı bir başkasının tecrübesinin gölgesine saklamak. Duygu durumumuz değiştikçe isabet eden, yön veren cümlelerde elbette...
  • Acı geçer ama acı çekmiş olmak geçmez

    08 Ocak 2025 Din ve Yaşam, Genel, Gündem, Köşe Yazıları, Tüm Manşetler

    Fazla düşünmek öldürür, fakat düşünmemek daha fecidir. Ortası ise olayları, kavgaları, kargaşayı, anıları ve hatıraları yeterince, yerli yerince bırakmaktır. Elbette ki acı geçer ama acı çekmiş olmak geçmez. Çok irdelemek, çok peşine düşmek aynı düşüncelere veya bir olaya fazlaca saplanmak, takılıp kalmak sorunları çözmüyor, aksine daha fazla sorun yaratıyor. Daha geriden, daha sakin ve objektif bakıldığında zihin daha rahat seçip, daha doğru ayırt edebiliyor yaşamı ve olayları. Akabinde çoğu şey, hiç bir şey gibi geliyor. İnsanın gönlü ...