logo

Çok Sosyal Anneler

Çok Sosyal Anneler

Çağımızın önümüze sunduğu imkânlardan biri de internet…

Bu imkânı kullanma konusunda deneme-yanılma yöntemi kullandığımız doğrudur. Birçok yetişkinin çocuklarından daha az hâkim olduğu bu alanda çocukları bu dünyanın içinde kontrol etmek gün geçtikçe daha da zorlaşıyor. Bu durum hakkında birden fazla köşe yazısı yazıp insanları bilgilendirmeye çalıştım diyerek üzerimdeki sorumluluk yükünü atmaya çalıştığımı söyleyebilirim.

Ancak bu hafta sizlere başka bir durumdan bahsedeceğim. Tabi ki konumuz yine internet…

İnternet ama yetişkinliklerin kullandıkları sosyal ağlar. Ben de bu sosyal ağları kullanıyorum. Ve çokça takipçisi olan kullanıcıların ilginç paylaşımlar ve altına yazılan yazılar dikkatimi çekiyor. Özellikle kendi çocuklarının yaptığı her şeyi paylaşan anneleri izlemek yeterinden fazla keyif kaçırıcı… Bu annelerin kendi çocukları üzerinde uyguladıkları teknik ve yöntemleri diğer annelere önermesi ayrıca uykumu kaçırıyor. Kulaktan dolma öğrendiği ya da birkaç yazarın kitaplarında yer verdiği bilgilerle kendi edindiği doğrularını başkalarına satmaya çalışan çağımızın popüler anneleri… Tabi bunun yanında çocuklarına verdikleri zararı bilmemeleri karşısında bir eğitimci olarak kaygılanıyorum.

Her insanın kendi çocuğunu eğitirken karşılaştığı problemlere çözüm yolu araması kadar doğal bir şey olamaz. Nasreddin Hoca’nın damdan düştüğünden tabip yerine damdan düşeni arama telaşı gibi sorun yaşayan ebeveynler kendileri gibi sorun yaşamış insanların çözüm yollarına sarılma ihtiyacı başta akıllıca gelse bile dünyaya gelen her çocuğun gelişiminin doğduğundan itibaren hızla diğer çocuklardan farklılık göstermesi gerçeği de şöyle önümüzde bir yerde dursun. Sonra onun yanına birden fazla çocuğu olan anne-babaların her bir çocuğunun farklı özelliği olduğunu söylemelerini de koyalım. Sonra her doğan çocuğun dünyaya anne-babası ya da soy geçmişindeki kişilerin huylarının harmanından oluşan kendi mizacı ile dünyaya geldiğini de tam önümüze koyalım. Şimdi doğru soruyu soralım; tüm çocuklar aynı sorunlarda aynı çözüm yollarıyla yetiştirilebilirler mi? Bahçede havuç yetiştirseydik belki…

Şimdi yeniden bu sosyal ağlardaki çok takipçili annelerin önerilerine gelelim. Okumanın zararı olduğunu düşünmüyorum. Ancak onların verdiği öğütleri dinlerken biraz daha düşünelim. Diktikleri elbisenin çocuğumuza olup olmayacağını bir kafamızda canlandıralım. Unutmayın ki onların paylaşımlarında ki önerilerini yaparsanız onlar bir şey kaybetmez. Ancak sizler çocuklarınızı yetiştirirken hep yanında olacaksınız. Hele bizim toplumumuz için ölene kadar yanında olmanız gerekecek. Bundan dolayı bir okuyun bin düşünün. İlla destek gerekiyorsa bana da gelmeyin. Bu işin profesyonelleri var. Hem çocuk gelişimi hem de psikoloji konusunda çalışma yapmış birçok saygın psikolog, çocuk gelişimci ve pedogog var. Eminim ki onlar size tavsiyede bulunurken çocuklarınızı görmek isteyecek hatta onlarla vakit geçirmek isteyeceklerdir.

Eylül ayında okulların başlaması ile birlikte yeni bir heyecan başlayacak. Bu yıl tüm Türkiye’de 54-66 Ay grubu tüm çocukların okul öncesi eğitime gitmek için büyük bir çaba var. Devletimizin tüm okulları bu hizmeti vermek için bu yaş grubu çocukların ailelerini bekliyor. Eğer ki bu yaş grubunda çocuğunuz var ise çocuğunuza bir anasınıfı tanımlanmıştır. Çocuğunuzun okulunu MEB E-Okul sistemi üzerinden öğrenebilirsiniz.

O zaman ne diyoruz; “”Haydi Çocuklar Okula

Erdoğan Ergin

Etiketler: » » » » » » » » » »
2288 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.