logo

ARTIK BUNDAN SONRA HİÇ BİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK

ARTIK BUNDAN SONRA HİÇ BİR ŞEY ESKİSİ GİBİ OLMAYACAK

“İsrail’in-Gazze katliamından” ve “Pandemi olayından” sonra basını, sosyal medyayı, yorumcuları, siyaseti ve Dünyadaki gelişmeleri sizler gibi ben de yakından takip ediyorum. Gelişmelere ve gidişata baktığımda “Türkiye’yi çok büyük tehlikelerin beklediğini” düşünüyorum. Gördüklerimi ve duyduklarımı analiz ettiğimde dehşete düşüyorum.

Bu kadar ileri düzeyde teknolojik gelişmeler, terör saldırıları ve savaşların acımasızlığı bizleri bir yerlere doğru sürüklüyor. Dünya karmakarışık bir girdabın içinde yuvarlanıp gidiyor. Olaylar bizim dışımızda gelişiyor gözükse de eninde sonunda bu olayların içinde “Türkiye de” olacaktır.

Kesin bir tarih bilmiyorum ama çok yakın bir zamanda “küresel güçler” Türkiye’yi bir savaşın içine sokacaklardır. Bunu yalnız ben söylemiyorum. Pek çok “siyasal bilimciler” ve “toplum mühendisleri” açık açık dillendiriyorlar.

Artık eski huzurumuz, eski refah yaşantımız yavaş yavaş elimizin altından kayıp gidiyor. Yalnız biz değil. “Küresel güçlerle birlikte” başta “İsrail Siyonizm’i” var olan rahatlığını da kaybedecek. Hangi durum olursa olsun bizimle birlikte, “İsrail’in de huzuru kalmayacak!”

Her şey değişecek,  her şey yoluna girecek diye bizleri avuttular ama görünürde öyle bir durumun olmadığını hepimiz görüyoruz. Sürekli “umutsuzluk ve güvensizlik” bizi nereye kadar götürecek?

Gelir-gider dengemiz alt-üst oldu. Ruh dünyamız bozuldu, stres her tarafımızı sardı. Evliliklerin yerini gayri meşru ilişkiler aldı. Var olan evlilikler, boşanmalarla sonuçlanıyor. Parçalanmış ailelerin önü alınamıyor…

Artık hiçbir şey eskisi gibi olmadığını hepimiz görüyoruz. Bu belirsizlik pek çoğumuzun içini kurt gibi kemiriyor. Sadece bizim ülkemiz için değil, tüm dünya ülkeleri, hatta ekonomik yönden gelişmiş ülkeleri bile kapsayacak. Peki, bu gidişat düzelir mi sorusuna karşılık herkes kendine göre cevaplar bulabilir. Ben de açık ve net bir şekilde söylüyorum. “Bu gidişat artık bundan sonra böyle gitmez” diyorum.

Dünyada bu kadar büyük felaketler yaşanırken tüketim, eğlence gırla gidiyor. Krizler, dengesizlikler ve felaketler sızlanmaktan öteye gitmiyor.

Eskiden gelen bolluğun ve rahatın acı sonuçlarını henüz tam görmedik. Tam gördüğümüzde işte o zaman çok feryatlar edeceğiz ama iş işten geçmiş olacak. Bu gidişle hiçbir şey eskisi gibi olmayacağı gibi bugünleri de çok arayacağız.

Bunları yazarken eskiye özlem duyduğumdan değil. Eski zor günlerden kurtulup yeni refah seviyede bir hayat yaşama özlemi artık çok uzaklarda kaldı.

Bütün bunları siyasi yönden, taraftarlık yönünden veya partizanlık yönünden de söylemiyorum. Küresel Dünya’nın gidişatına göre söylüyorum.

Refah günleri umut ederken, gelecekteki felaket günlerin endişesi içindeyim. Onun için diyorum ki; artık bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

25-30 senede olan gelişmeler ve değişimler, 2 veya 3 ay içinde oluyor. Yeni bir olaya uyum sağlamaya çalışırken başka bir yenilik başka bir vukuat baş gösteriyor. Sıradan bildiğimiz seller, afetler, depremler, yangınlar; köprüleri, dağları, taşları ve insanları alıp götürüyor. İnsanlar diri diri yanıyor, canlı canlı enkazların altlarında kalıyor.

Gelişmeler bizim lehimize mi, aleyhimize mi olacak onu bilemem. Bildiğim bir şey varsa ilahi adalet mutlaka tecelli edecektir.

Bunun nasıl ve ne şekilde olacağını yaşayıp göreceğiz.

Mustafa K.TOPALOĞLU

Etiketler: » » » »
165 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.