logo

HOCANIN KAYIP EŞEĞİ

HOCANIN KAYIP EŞEĞİ

Nüktedan Nasrettin’i tanıyıp seven dostlar,
Bir ilkbahar gününde köy merasında rastlar.

Bakarlar ki Hocanın keyfi gayet yerinde,
En ufak bir sıkıntı, keder yok üzerinde.

Türkü söyler arada, bazen de ıslık çalar,
Durup çevreyi dinler, arada gözü dalar.

Bir anlam veremeyen dostları merak eder,
Gidip de bir sorsalar, acaba Hoca ne der?

Yaklaşırlar Hocaya; “Merhaba Hoca” derler,
Neşenin sebebini kendisinden isterler.

“Dudaklarında ıslık, türkü düşmez dilinden,
İlham mı alıyorsun ilkbaharın yelinden?”

“Senin ağzından duyup öğrenelim istedik,
Neşeni paylaşalım dostun olarak dedik.”

“Ne gezip duruyorsun dere, tepe, dağ, bayır,
Adımlayıp durursun, bağ, bahçe, çimen, çayır?”

“Bu güzide dostların inan seni çok sever,
Merakımızı gider, doyurucu cevap ver.”

Hoca cevaben der ki: “Ey sevgili dostlarım,
Umudumun yanında sönük kalır efkârım.”

Karakaçan kayboldu, ben onu arıyorum,
Eşeği bulmak için her yeri tarıyorum.

“Ümit ediyorum ki, sonunda bulacağım,
Sevgili eşeğimle birlikte olacağım.”

“Eh dostlar, son ümidim şu tepenin arkası,
Umut, fakir kulların vazgeçilmez markası.”

“Orada bulamazsam şayet Karakaçan’ı,
İşte o an dinleyin benden feryat-figanı.”

İnsanoğlu hiçbir zaman umudunu yitirmemelidir.

Kur’an-ı Kerim’de İnşirah Suresi 5.ve 6.Ayette, “Elbette zorluğun yanında bir kolaylık vardır. Gerçekten, zorlukla beraber bir kolaylık vardır” buyrulmaktadır.

Sezayi Tuğla

Etiketler: » » » » »
3169 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.