logo

İdris Şekerci’den ODA TV’nin Asılsız Haberine Tepki

İdris Şekerci’den ODA TV’nin Asılsız Haberine Tepki

İdris Şekerci’den ODA TV’nin Asılsız Haberine Tepki

Eğitim Bir Sen İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı İdris Şekerci, ODA TV’nin Ali Akkanat Anadolu Lisesi Müdürü Faruk Genç hakkında yaptığı asılsız haberine ve velileri, okul müdürü Faruk Genç hakkında dilekçe vermeye ikna etmeye çalışan Sarıyer İlçe Milli Eğitim Müdürüne tepki gösterdi ve basın açıklamasında bulundu…

İdris Şerkerci’nin Basın Açıklaması:

Sarıyer’den Oda TV’ye çıkan yol, tek çıkar yol mu?

Yalancının mumu ne zamana kadar yanar? Yalancının şahidi şıracı mıdır? Bu türden soruları sorduğumuz anlar vardır. İşte bu duruma tam da örnek olabilecek bir olaydan bahsetmek istiyorum.

“Çamur at izi kalsın” felsefesiyle kimi mahfillerin ve karanlık “oda” ların etik ilkeleri yok sayarak habercilik yapmalarını bu yüzden doğrusu anlamakta zorluk çekmiyoruz.

Bu aralar yerel ve ulusal internet medyasının Sarıyer ilçesine ve eğitim sorunları(!)na özel bir paragraf açtığını düşünüyoruz. Sözü dolandırmaya ve örnekleri çoğaltarak zihinleri bulandırmaya gerek yok. Doğrudan konuya girelim isterseniz. Ali Akkanat Anadolu Lisesi, önce yerel internet medyasında haber oldu. Proje okulu kapsamında yeni atanan Okul Müdürü Faruk Genç, bazı uygulamaları gerekçe gösterilerek hedef tahtasına kondu.

Neymiş efendim; bir önceki yönetim tarafından ikinci yabancı dil dersinde sınıflar ikiye bölünürken, yeni müdür bu uygulamayı niye kaldırmış?!

Peki, olayın aslı neydi?

Okulda ikinci yabancı dil olarak okutulan Almanca ve İspanyolca’yı tercih eden öğrencilerin bulunduğu sınıflar daha önceki okul müdürü Sevcenur Özcan tarafından, ikiye ayrılarak, iki ayrı öğretmen tarafından ders verdiriliyordu. Ancak seçmeli derslerde yapılabilecek bu uygulama, Sarıyer İstinye Anadolu Lisesi’nden Ali Akkanat Anadolu Lisesi’ne Bakanlık kararnamesi ile atanan üyemiz Faruk Genç tarafından kaldırılarak, yönetmelik doğrultusunda; aynı ikinci yabancı dili okuyan öğrencilerin sınıfları birleştirilerek geçmiş uygulamaya son verildi. Yönetmelik hakkında bilgisi olmayan velilerin feveranını anlamak mümkündü; ancak araştırmadan tek taraflı habercilik ile bunu medyaya taşımak ne kadar basın etik ilkeleri ile bağdaşabilirdi?

Allah’tan kimi yerel medya insafa geldi de yapılanın yönetmelik çerçevesinde bir düzenleme olduğunu görerek tashih yoluna gittiler.

Biz “sorun çözüldü, artık eğitime odaklan” diye telkinde bulunurken, bu sefer başka yerden ve ulusal ölçekli bir haber sitesinden saldırıya maruz kaldı arkadaşımız.

Kurt kuzu hikâyesini hepimiz biliriz. “Suyumu bulandırma!” diyerek aşağıdaki kuzuyu tehdit eden kurdun niyeti malum; kuzuyu yemek.

Asıl dert, kimi mahfillerin bu okula atanmasını istemediği okul müdürünü ne yapıp edip soruşturma ile -ki daha önce başaramamışlardı- okuldan uzaklaştırmak olunca her yol mubah sayılırdı. O yüzden başka malzeme bulmak gerekiyordu. Hassas bir konuda hedefe konmalıydı okul müdürü. “Eşimle yapmayı bile uygun görmediğim şeyler!” spotuyla Oda TV tarafından ve belden aşağı bir yöntemle okul müdürümüzün kişilik hakları da yok sayılarak yıpratma operasyonunda ikinci perdeye geçildi böylece.

Ortaöğretim Kurumlar Yönetmeliği’nde öğrencilerin kılık kıyafetine ilişkin sınırlar net olarak çizilmiş olmasına karşın, okul müdürünün kız öğrencilere “dar pantolon” giymeyi yasakladığını biraz da kışkırtıcı bir dil kullanarak servis etti okuyucularına Oda TV.

Malum haber sitesi bununla yetinse iyiydi. Yapmış olduğu haberde, her eğitim öğretim yılı sonuna doğru, okulların uyarıldığı mezuniyet programlarında dikkat edilecek hususları gündeme getiren Okul Müdürünü, bu sefer “Baloya Şartlı İzin” diyerek, yine aynı yerden, kız öğrencilerin kılık kıyafeti üzerinden hedefe koymaya ve haber başlığında zihinlere zerk ettiği iğrenç noktadan eleştirmeye devam etti. Daha da ileri giden, tetikçilik yaptığı her cümlesinden belli site, “kan donduran” ifadesi ile yine hem MEB’nın uygulamakla sorumlu kıldığı Ödül ve Disiplin Yönetmeliği’ne aykırı, hem de genel ahlak kurallarına ters davranışları uyarmasını, toplumda infial uyandırabilecek bir üslup ile vermeyi tercih etti haberin devamında.

Oda TV, anayasal bir hak olan “İbadet Özgürlüğü” kapsamında bakılması gereken, bu toprakların gerçeği İslam’ın temel esası namaz kılma imkânı oluşturmak adına, Toplu Sözleşme Maddeleri arasında da yer alan Cuma Namazına ilişkin zaman ayarlamasını sanki suç işleniyormuş gibi haber yapması “Merdi Kıpti şecaat arz ederken sirkatin söyler” hesabı Okul Müdürü Faruk Genç ile ilgili yaptığı haberde dilinin altındaki asıl baklayı çıkarmış oldu.

“Konuyla ilgili görüşlerini öğrenmek üzere müdür Faruk Genç’e ulaşma girişimlerimiz başarısız oldu” diyerek sorumlu habercilik havası atan odatv’ye yardımcı olmak ve kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla birkaç soru sormak istiyoruz:

1-Ali Akkanat Anadolu Lisesi’nde -yukarıda bahsettiğimiz- yönetmeliklerin açıkça ihlali anlamına gelen, kamu zararına neden olan ve ayrıca Norm Kadro uygulamasında haksızlıklara kapı aralayan ikinci yabancı dil sınıflarını ayrı ayrı sınıflarda birleştirerek sınıf oluşturulması gerekirken sadece bu derse mahsus sınıfları bölen bir önceki okul yönetimi ve buna göz yuman İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü hakkında haber yapacak mısınız?

2-Bu okulda görev yapan ikinci yabancı dil öğretmenlerinden birisinin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nde görev yapan bir Şube Müdürünün yakın akrabası olması, bu hukuksuz uygulamanın gerekçesi olabilir mi?

3-Yine bu okulun eski müdürü Sevcenur Özcan’ın görev süresi dolmuş ve bu sebepten dolayı öğretmen olarak İlçe Milli Eğitim’e öğretmen olarak atanmış olmasına rağmen ihtiyaç olan bir okulda değerlendirilmemesini “al gülüm ver gülüm!” olarak değerlendirebilir miyiz?

4-İkinci yabancı dil sınıfı oluşturmada yapılan kanunsuzluğu İlçe Milli Eğitim’in görüşlerine sunan hali hazırdaki okul müdürü ile ilgili yapılan haberlerin nedeni sayabilir miyiz?

4-Velileri okul müdürü Faruk Genç hakkında dilekçe vermeye ikna etmeye çalışan İlçe Milli Eğitim Müdürü -tarafsızlığını yitirerek- bu konuda ihsası rey’de bulunmuş mudur?

5-İkinci yabancı dil sınıfı oluşturma işini inceleten İlçe Milli Eğitim Müdürü bu durumu Maarif Müfettişlerince değerlendirilmesi için İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne sevk etmek yerine iki okul müdürünü muhakkik olarak görevlendirilmesini sağlaması masum bir eylem sayılabilir mi?

Evet, odatv’den bu konuda sorumlu habercilik bekliyor yukarıda gündeme taşıdığımız konuları araştırmaya ve gündeme taşımaya davet ediyoruz.

İdris Şekerci
Eğitim Bir Sen İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı

Etiketler: » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » »
3960 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.