logo

Kağıthane, Genç Yazarlar Yetiştiriyor

Kağıthane, Genç Yazarlar Yetiştiriyor

Kağıthane, Genç Yazarlar Yetiştiriyor

Hiç şüphesizdir ki hepimiz ülkemizin kalkınmasını, yüksek medeniyetler seviyesine çıkmasını istiyoruz. Kalkınmanın yollarından biri de yazmaktır. Yazarların halkı yazılarıyla etkilemesi ve buna teşvik etmesi gerekmektedir. Bunları yapacak olanlar tabii ki geleceğimizin teminatı olan gençlerdir. Kağıthane İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü bunu kendine bir vazife olarak görmüş ve yazarlık atölyesini açmıştır. Yazarlık atölyesi Kağıthane Şehir Müzesi’nde cumartesi günleri saat 09.30 ile 12.30 arasında gerçekleştiriyor ve kapısı tüm öğrencilere açık.

Peki Yazarlık Atölyesinde Neler Yapılıyor?

Yazarlık Atölyesi açılalı 3 hafta oldu ama şimdiden öğrenciler yol kat etmiş durumda. Yazarlık Atölyesinin Koordinatörü Şair Yazar Mehmet AKPINAR’IN bu projedeki emeği çok büyük. Atölyeye şu ana kadar iki saygıdeğer insan geldi. Gazeteci Ayetullah COŞKUN ve Yazar Erdoğan ERGİN atölyeye teşrif ettiler. Öğrencilerle sohbet havasında ders verdiler ve öğrencilere yazarlık anlamında çok şey öğrettiler.

Başarı, uzun ve meşakkatli bir yoldur. Bu yola çıktığında herkesin gözü zirvededir. Aynı merdivene benzer. Merdivene çıkmaya başlanılan ilk zamanlarda çok dinç olursunuz ama git gide yorulmaya ve ışığınızı kaybetmeye başlarsınız. O ışığı yakanlar bu atölyedeki öğretmenlerdir ve öğrencilerde yetişip diğer yazar adaylarına günü gelince ışık tutacaklardır. İşte yazarlık atölyesi bunun için var. Karanlıkta kalan insanları yazılarıyla aydınlatmak isteyen insanlar için. Bu imkânlar için teşekkürler Kağıthane İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü…

Geleceğin teminatı şüphesiz ki gençlerdir. Onlar bu ülkeyi yaşatacak, ayakta tutacak ve yüksek medeniyetler seviyesine çıkaracak olanlardır. Ülkemizi geliştirmenin bir diğer yolu da yazmaktan geçmektedir. Eğer gençlere bu yaşlarda yazma aşkı aşılanırsa onlar da gelecekte bu ülke için yazacak, fikirlerini belirtecek ve halkı fikirleri ile aydınlatıp, daha aydın bir Türkiye’nin oluşmasında etkin bir rol izleyeceklerdir. Tabii ki bunun içinde bu alanda uzmanlaşmış değerli insanlardan feyz ve ders almaları şüphesiz ki gerekmektedir. Kağıthane Belediyesi de bunu bir vazife olarak görmüş ve bunun için harekete geçmiş ve yazarlık atölyesini kurmuştur.

Projenin Amacı; yeni Mehmet Akif Ersoylar, yeni Namık Kemaller ortaya çıkarmak.  Değerli yazarlar, şairler, gazeteciler her hafta atölyeye gelerek öğrencilere ders veriyorlar. Öğrenciler de bu alanda kendilerini geliştirip hayallerine birer adım daha yaklaşıyor.

Atölyenin duvarlarında saat yok. Zaten öğrenciler zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorlar. Çünkü insanlar hayallerine giden yolda zamanı önemsemeyip işlerine bakarlar. Saat yerine duvarlara tarihimizi unutturmayan tablolar asılmış ve Kağıthane’den çıkan tarihi eserler konumlandırılmış. En önemlilerinden de atölyede bilgisayarların da bulunması. Öğrenciler yazılarını burada yazabilir veya kafalarına takılan şeyleri burada araştırabilirler.

Yazarlık Atölyesi Koordinatörü Şair Yazar Mehmet AKPINAR ile Yazarlık Atölyesini konuştuk…

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

Ben Mehmet AKPINAR. 1986 yılından bu yana devletin değişik okullarında felsefe öğretmeni olarak çalışmaktayım. Son 10 yıldır uzman felsefe öğretmeni olarak görev yapmaktayım. Okumayı, yazmayı severim. Şu ana kadar çıkmış iki kitabım var. Üçüncü kitabımı hazırlıyorum.

Yazarlık atölyesi projesi size geldiğinde neler hissettiniz ve neler düşündünüz?

Yazarlık atölyesi projesi bana teklif edildiğinde zihnimden her zamanki önermem geçti. O önerme şudur: Hayat kendi doğal akışı içinde akarken bazen hayırlı işler de zuhurat türünden ikramlar olur. Bu düşünce zihnimden hızlıca geçti ve doğrusu çok heyecanlandım. Hoşuma gitti ve gurur duydum. Böyle bir teklife muhatap olmak insana onur veriyor. İnşallah başarırız diyerek işe koyuldum. Hadi hayırlısı dedik. İnşallah güzel işler yaparız.

Yazarlık atölyesine gelen öğrenciler sizin için ne ifade ediyor?

Necip Fazıl der ki: ”Ben bir genç arıyorum, gençlikle köprübaşı!” İşte benim için yazarlık okuluna gelen öğrencilerin hepsi köprübaşı olmaya aday insanlar. Bu gençlere vizyon kazandırmaya çalışıyorum. Özgüvenlerini kazandırmaya çalışıyorum. Benim için hepsi Sezai Karakoç’un paltosundan çıkacak olan büyük yazar ve düşünce insanlarıdır.

Yazarlık atölyesindeki öğrencileri bir şeye benzetseniz neye benzetirdiniz?

Yedi güzel adamın ayak izlerindeki kıpırdayan gölgelere benzetebilirim.

Yaptığınız iş (öğrencilerle ilgilenmek, atölyeye gelecek yazarları ayarlamak) yorucu bir iş ve bu işle çok da büyük paralar kazanmıyorsunuz. Peki, sizi bu işi yaptırmaya iten etken ne?

Kendim için aradığım hocaları bulamamıştım. Bana gençliğimde yol gösterecek kimse yoktu. Dolayısıyla yazarlık atölyesine katılan gençleri kendi çocukluğuma benzetiyorum ve bu motivasyon ile çalışıyorum.

Yazarlık atölyesi ile ilgili gelecek plan ve projeleriniz nelerdir?

Öğrencilerimin onaylayacağı ve peşinden gidecekleri ortak fikirler olursa onları gerçekleştirmek istiyorum. Ayrıca bu gençlerle beraber bu sene bir Fanzin dergi bir de kitap dergi çıkarmayı hedefliyorum.

Haber-RÖPORTAJ : Burak Mustafa ADA

Etiketler: » » » » » » »
3210 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.