logo

Ahilik ve Milli Sermaye

Ahilik ve Milli Sermaye

Ahilik ve Milli Sermaye

Bin sene önce Hoca Ahmed Yesevi’nin müridlerinin Anadolu’ya gelmeleri sonrası AHİ EVRAN tarafından kurulmuş Türk milli ticaretinin adıdır AHİLİK.

Anadolu’yu irşad ile görevli Yesevi dervişleri, ahilik ocağının kontrolü ve seçilen kişiler üzerinden toplumu iktisadi yönden kendi öz sermayesi ve üretimi ile tanıştırmıştır. Tabi ki ahlaki boyutu ile de büyük bir irfan kapısıdır.

Eline, beline, diline sahip çıkması düsturu sayesinde ahlaklı ve erdemli kişilerin ticareti yönetmesi sayesinde dünya da bir ilktir. En önemlisi ise MİLLİ SERMAYENİN OLUŞTURULMASI VE YÖNETİLMESİ noktasında da yine örnek bir yapılanmadır. Bâciyân-ı Rûm adlı yapılanma ile de kadınların hem ticaret, hem de üretimde yer almasının sağlanması ile de yine dünyada bir ilktir. Bu hayata bakış ile toplumdaki sosyal adaleti sağlaması ile de yine çok önemli bir işlevi yerine getirmektedir.

Sonra bir gün geldi, Osmanlı Türk Devletinin Padişahı “kapitülasyonlar” adında bir ticari imtiyazı Fransızlara vererek ilk yok olma kıvılcımını ateşledi. Sonrasını hepiniz biliyorsunuz. Artık ticaret yabancıların eline geçti. Türkler sadece üreten ve sömürülen kişiler haline geldi. Artık iç ve dış ticareti yabancılar yapmaktaydı.

Sonra ne mi oldu?

Milli Sermayemizi kaybettik.

Artık tefecilerin eline düşmüş bir devlet ve halktan bahsedebiliriz. 300 yıldan fazladır borç alan bir devlet ile borçla yaşayan bir toplum olduk. Haram, helal boyutuna girmek istemiyorum, orası başka bir facia. Borç aldığımız mihraklar gün geldi bize her konuda kendi inanç ve kültürlerini dikte ettiler. Ve biz bunu kabul etmek zorunda kaldık. Çünkü para alan emir alır prensibi geçerli idi.

Bu 300 yılda sadece ATATÜRK itiraz etmiştir. Özbek Türklerinin bize gönderdiği 100 ton altının 10 tonu bize ulaşmıştır. Çünkü Ruslar 90 tonuna el koymuştur. Ayrıca bu gelen altın borç olarak değil hibe ve yardım olarak gelmiştir. Bu Özbekistan’da yaşayan Türk milletinden toplanmış altınlardır. Buna rağmen gelen 10 ton altın ile bile Atatürk çok büyük adımlar atmıştır. Sanayimizin temelini atmayı başarmıştır. Sonraki tüm iktidarlar sadece borç almak ve para sahiplerine biat ederek devrini tamamlamıştır.

Bugün Katar’dan para gelmiş diye seviniyoruz. Gelmiş de ne olmuş. Bankacılık veya emlak sektörüne gireceklermiş.

Niye büyük bir sanayii yatırımı yapmazlar? Yapamazlar çünkü onun da patronu aynı aile. Bize makyajlamış şekli ile sunuluyor. Hiç mi akıl etmeyeceğiz. Bu gelen paralar bizi yok etmek için verilen paralardır!

Ya Ahiliğe geri dönüş yaparak ve çalışarak milli sermayemizi oluşturacağız.

Ya da köle (modern) olacağız.

Necati Yüzüak

Etiketler: » » » » » » »
1457 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.