logo

TÜRKİSTAN’a Cevap-3

TÜRKİSTAN’a Cevap-3

Türkistan’ın içinde Ruslara karşı öyle karşı koyuşlar olmuştur ki. Ellerinde yeterince silah olmayan hatta en iptidai silahlar ile bunları bulamadıkları zaman taş ve demir parçalarıyla mükemmel silahlı Rus güçlerinin üzerine atılanların menkıbelerini dinledim. Türklerde bilhassa göçebe oymaklarda kadınlar, erkekler kadar vurucu ve iyi savaşçıdır. Göçebe Türklerde, şehirliler gibi kaçgöç yoktur. Amma namuslarına inanılmaz derecede bağlıdır. Rus askerlerinin ahlaksızlığı ise tüm dünyaca iyi bilinir. Rusların kalleşçe yaptıkları saldırılarda bile tüm oymak insanı kadın erkek sonuna kadar savaşarak şehit olmuşlardır. Asla teslim olmaya ve esir olmaya rıza göstermemişlerdir.

General Kofman’ın başını çektiği Rus ordusu, Teke Türkmenlerine saldırdığında, Teke Türkmenleri, Semerkand-Buhara arasındaki Zerefşan bölgesindeki yaylaklarda yaşıyorlardı. On bin çadır kadardı. Her çadırda on kişi yaşamaktaydı. Tahmini 100 bin kişilerdi. Kofman alçağı saldırı emrini verip önce çadırlar yakılıp, katliama başladıklarında, kaçma fırsatı olanlar bile kaçmayıp sonuna kadar ilkel silahla mukavemet gösterirler. Çok büyük kesimi şehit olur. Sayısı çok çok az kişi sağ kalır. Kadınlar çadır direklerini kendilerine silah yapıp direnirler. Tamamı iplerle boğularak şehit edilir. Kofman’ın hesabı Teke Türkleri üzerinden diğer oymaklara mesaj vermekti ki verdi de. Lakin kendisi de bir ders aldı. Çok büyük kayıp verdi. Bir daha da böylesi bir işe kalkışmadı.

Bu katliamlar bölgedeki Türklerin şuur ve bilinçlenmesinde çok büyük rol oynadı. Ruslar genelde bölgedeki Hanlar ile medrese uleması üzerinde etkili oldular. Her iki kesimde şahsi çıkarlarına göre hareket etti. Lakin millet bu yapılanları asla unutmadı.

Bugün de ülkemizi yönetenler ve İslam uleması adı altındaki sözüm ona elit kesim aynı işleri yapmıyor mu?

Ne zaman “TÜRK” desek birileri bağırıyor ve saldırıyor.

Ne zaman “Tam Bağımsızlık” desek birileri olmaz diyor. Ulema kesimi verdiği fetva ve eylem ile hiç de milli ve manevi durmuyor. Onun için gerçek iman, akıl, bilim, sanayi ve diğer alanlarda bir türlü olamıyoruz.

Bölge insanından olan Özbekistan Türklerinin İstiklal Harbi zamanı Türkiye’ye nasıl yardım ettiklerini (Timur ve Atatürk) yazımızda detaylıca bahsetmiştik. Bu milli şuur sayesinde bugün ülkemiz bağımsızlık yolunda çok mesafe aldı. Türkistan demek ben demek, biz demek. Bunu ne zaman anlarız bilemiyorum.

Dünya ne der? Ne derse desin! Önemli olan bizim ne söylediğimiz!

Ölüm inanan bir Müslüman için ahiret hayatının başlangıcıdır. Aptalca ölüm mü hayır! Ama tez zamanda ortak bir alfabe sonra ortak dilimiz olan Türkçe’nin kullanılır hale gelmesi gerek. Bu birlik tesis edilince ardından her şey gelir. İnşallah tez zaman da bu yola gireriz. Dünya başkaca bir değişimin arafesinde!

Türk milletinin tarih boyunca önce kendi milletine, kendi ümmetine ve tüm insanlığa bir sözü olmuştur. Bunun en iyi örneklerini Türkistan yazı dizimizde anlattık. Hoşgörülü bir devlet ve idare ancak Türk devletinin liderliğinde mümkün olur.

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin stratejik derinliği Türkistan’daki Türk devletleri milleti ile yapacağımız kültürel, siyasî, askeri ve ekonomik birlikten geçer.

Çok acil olarak bakanlık seviyesinde bir yapılanmaya ihtiyaç vardır. Üniversitelerimiz ve STK’larımız bu yönde acil olarak yapılanmalı ve 21. asrı “Turan Asrı” olarak deklere etmeliyiz.

Gayret bizden, takdir Allah’tan!

Selam ve Dua ile

Necati YÜZÜAK

Etiketler: » » » » » » » » » » »
765 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.